Bir çok annenin muzdarip olduğu bir konudur yemek konusu.Çocuğuma sebze (yemek yediremiyorum) Bir çok denemede başarısız olunca örneğin kereviz ile yaptığım çorba,yemek hatta blandırdan geçirilmiş ,buharda pişmiş buna benzer olarak brokolinin kılıktan kılığa girdiği çorbalar vb .Olmayınca olmuyor zorlamanın ve ısrar etmenin anlamı yok ben ısrar etmiyorum bir iki denemeden sonra belki kuş ,kedi ile kandırabilirim avuntusu ile yaklaşsam da nafile..
Babası kılıklı diyorum babamızda sebze yemez ıspanak ve karnıbahar haricinde et oburdur 7-24 kebap ve türlerini yap asla hayır demez.
Babası akşamları kek vb getirir afiyetle yer baktım bu tarz şeyleri seviyor sıvadım kolları poğaçayı ıspanak ve pırasalı yaptım aslında kendime kavurma yapıyordum o esnada aklıma gelince az sotelenmişti biraz harç ayırdım hemen.Sabah kahvaltılarında değişik omletler yapıyorum kabak,havuç,patates,peynir ,kırmızı biber farklı versiyonlarla dürüm yapıp sarıp eline veriyorum 'nam nam nam tatlı ' diye yiyor :)
Kek yapayım dedim hep tuzlu olmasın kekimizde incir ,ceviz,üzüm,kuru kayısı ve siyah üzüm var süt ile yapılan kek daha bir güzel ve yumuşacık oluyormuş ben hep yoğurtla yapardım.
Omletimiz biraz korkunç oldu ama,ilgisini çekti baktı anlamaya çalıştı sonra 'göcü ,acı,bunu ' dedi bende alkışladım oğlumu alkış olayını nedense çok seviyoruz tabağı bitince babasının ellerini birleştirip alkışlamasını istiyor:)
Bakalım daha neler üreteceğiz ,neler yapacağız.Mutlu ,sağlıklı ve bereketli bir hafta olsun hepimize.
12 Nis 2015
9 Nis 2015
çamaşır ipinden servis altlığı (Dıy)
Bilgisayarım bozuldu yedekleme yapmadığım için tüm resimlerim gitti.Çok şükür sadece oğlumun resimlerini buldum fotoğraf makinamda kartlardan birinde varmış.Onca arşivim ve İzmir hatıralarım gitti sağlık olsun ne yapalım.
Ekran kartı yanmış parça bekledik parçada tahminimden fazla tutunca emekliye ayırdık canım bilgisayarımı.Moralim bozulunca birde aksilikleri ardı sıra yaşayınca 2 gece acilde aldık soluğu Çınar etkinlik yaparken oynadığımız kurufasulyelerden birini sokmuş burnuna ki!..balkona çamaşır sermeye bile çıksam onuda alıyorum sen ne ara kaşla göz arasında hallettin be çocuğum..
Sonrası geçmeyen aşırı korkumdan dolayı gitmediğim ağrıdan ,zonklamasından çocuklar gibi ağladığım diş ağrısı..
Eşimin takım çantasındaki ipe takılmıştı gözüm ama,zimmetlidir falan deyip ellemedim akşam geldiğinde sordum aşkım bu sana lazım mı?aldığım cevap '' yok aşkım istediğin projede kullan''
hal böyle olunca bende servis altlığı yaptım kendime kalın tığ ile zincir çekip güzelce doladım.Geri kalan iple bisiklet yapacağım inşallah.
Ekran kartı yanmış parça bekledik parçada tahminimden fazla tutunca emekliye ayırdık canım bilgisayarımı.Moralim bozulunca birde aksilikleri ardı sıra yaşayınca 2 gece acilde aldık soluğu Çınar etkinlik yaparken oynadığımız kurufasulyelerden birini sokmuş burnuna ki!..balkona çamaşır sermeye bile çıksam onuda alıyorum sen ne ara kaşla göz arasında hallettin be çocuğum..
Sonrası geçmeyen aşırı korkumdan dolayı gitmediğim ağrıdan ,zonklamasından çocuklar gibi ağladığım diş ağrısı..
Eşimin takım çantasındaki ipe takılmıştı gözüm ama,zimmetlidir falan deyip ellemedim akşam geldiğinde sordum aşkım bu sana lazım mı?aldığım cevap '' yok aşkım istediğin projede kullan''
hal böyle olunca bende servis altlığı yaptım kendime kalın tığ ile zincir çekip güzelce doladım.Geri kalan iple bisiklet yapacağım inşallah.
Çekmecede duran çamaşır ipi beni rahatsız edince onuda servis altlığı yaptım.kartondan yuvarlak kesip düzgünce sıralıyoruz.
Hayırlı Cumalar ..
24 Mar 2015
Keçe oyuncak kitabı
Bugünlerde pek tadım yok canım bir şeylere sıkıldıysa ,moralim yerle bir olduysa sizleri bilmem ama,benim bir bardağı dahi kaldırasım gelmez.Oğlum olmasa battaniye içine gömülür tüm gün uyurdum herhalde..
Videosunu izlediğimden beri aklımda lakin,malzemem yok beyaz keçe yok diye erteledim birde üşendim açıkçası..
20*20 ölçülerinde kare kestim siz istediğiniz ölçüde ayarlayabilirsiniz fakat ,20 den küçük olmasın çalışacağınız elma,kuş vb küçük olacağından hem siz yaparken zorlanacaksınız hemde çocuk için alması çekmesi güç olacaktır.
2 sayfa birleştirip diktim sonra diğerlerini üstüste getirip dikkatlice yapıştırdım.Ugur böcegi küçük bir tabakla daire kesip ortadan ikiye kestim fermuarı diktkten sonra yine daire kesip ortadan kesip başını yaptım.
Cırtcırtlı bölümleri kolaylıkla söküyor yerine takmakta biraz yanılıyor yanlış yere takıyor çıtçıtları sökmede de sıkıntı yok ama,takamıyor henüz bir kaç oynamadan sonra alışacaktır.Uyandığında gösterdiğimde verdiği tepki abowww ayy ayy :)) oldu.
Bol oyun ve keyifli zamanlar dileyerek resimlere geçiyorum. İlk sayfamız arabalar tekerlekler cırr cırt iç tekerlekler düğmeye geçiriyoruz.
2. sayfamız geometrik şekiller cırtcırtlı kuşlar çıtçıt kediler cırtcırt
3.sayfamız çamaşır makinası ve kıyafetlerimiz çamaşır makinası kapagının içi seffaf torbalardan yaptım kapağı açıp çamaşırları içine koyuyoruz sonra yıkanınca asıyoruz.
Videosunu izlediğimden beri aklımda lakin,malzemem yok beyaz keçe yok diye erteledim birde üşendim açıkçası..
20*20 ölçülerinde kare kestim siz istediğiniz ölçüde ayarlayabilirsiniz fakat ,20 den küçük olmasın çalışacağınız elma,kuş vb küçük olacağından hem siz yaparken zorlanacaksınız hemde çocuk için alması çekmesi güç olacaktır.
2 sayfa birleştirip diktim sonra diğerlerini üstüste getirip dikkatlice yapıştırdım.Ugur böcegi küçük bir tabakla daire kesip ortadan ikiye kestim fermuarı diktkten sonra yine daire kesip ortadan kesip başını yaptım.
Cırtcırtlı bölümleri kolaylıkla söküyor yerine takmakta biraz yanılıyor yanlış yere takıyor çıtçıtları sökmede de sıkıntı yok ama,takamıyor henüz bir kaç oynamadan sonra alışacaktır.Uyandığında gösterdiğimde verdiği tepki abowww ayy ayy :)) oldu.
Bol oyun ve keyifli zamanlar dileyerek resimlere geçiyorum. İlk sayfamız arabalar tekerlekler cırr cırt iç tekerlekler düğmeye geçiriyoruz.
2. sayfamız geometrik şekiller cırtcırtlı kuşlar çıtçıt kediler cırtcırt
4.sayfamız ugur böceğimiz fermuarlı aç kapa benekleri stckerdaki yapışkanları kullandım içine saklıyoruz elmalarımız çıtçıtlı sepette limonlarımız var.
5.sayfamız Alican ve dolabı giydiriyoruz
Son sayfamız yeşil keçe ile kitabımızın kapağını oluşturdum üzerini süslemedim yazı yazacaktım ama,3 gündür
bununla uğraşıyorum acaip sıkıldım onuda sonra yaparım.son olarak yapmak isteyenler olursa kalıpları paylaşıyorum.Sevgi sığındığınız liman olsun..
17 Mar 2015
Tığ işi motifleri
Evde masa üstü bilgisayar olduğundan her zaman burada olmak zor oluyor.Oğlum tabletimi kırdığından aslında vermemek için direnirken düşürüp ekranı çatlattığımızdan ve tamir ettirmeye kalktığımda yeni bir tablet fiyatı biçtikleri için oyuncak olarak devam ediyor yaşamına :)
Fotoğraf çekmek ,fotoğrafları düzenlemek isim yazmak ,bloga yüklemek ,yazı yazmak uzun zaman aldığı için genelde gece yazıyorum ben yazılarımı oğlum uyuduğunda..
İnstagram açtığımdan bu yana çek paylaş en güzel kolaylık burada paylaşmadığımı fark ettim.
Çok güzel paylaşımlar cicili ,bicili rengarenk motifler hanım dilendi bey beğendileri görünce oğlumada bir yumak veriyorum o kendini yumağa buluyor dolaştırıyor ,ayaklarına sarıyor uzun bir zaman oynuyor.
Hanım dilendi bey beğendi yapacaktım ama,dizi seyrederken kaptırmışım köşeleri atlamışım sökmeye kıyamayınca yuvarlak olarak devam ettim servis altlığı olur.
Bir etkinlik vardı birlikte örelim herkes paylaşınca motif tanıdık geldi hemen gizli hazinemi açtım bekarken öğrenme hevesi ,sevdası ile çok şey yapmıştım çeyizime buda onlardan biriydi.
Minik elbiseler yeni ördüm dantel yine çeyizimden mutfak takımı 12 adet peçete ,buzdolabı örtüsü ve perdeden oluşuyor perde ve buzdolabı örtüsünün kenarlarında kurtlar ne canımı yakmıştı yaparken ama ,hiç kullanmadım açıp sermedim bile
Fotoğraf çekmek ,fotoğrafları düzenlemek isim yazmak ,bloga yüklemek ,yazı yazmak uzun zaman aldığı için genelde gece yazıyorum ben yazılarımı oğlum uyuduğunda..
İnstagram açtığımdan bu yana çek paylaş en güzel kolaylık burada paylaşmadığımı fark ettim.
Çok güzel paylaşımlar cicili ,bicili rengarenk motifler hanım dilendi bey beğendileri görünce oğlumada bir yumak veriyorum o kendini yumağa buluyor dolaştırıyor ,ayaklarına sarıyor uzun bir zaman oynuyor.
Hanım dilendi bey beğendi yapacaktım ama,dizi seyrederken kaptırmışım köşeleri atlamışım sökmeye kıyamayınca yuvarlak olarak devam ettim servis altlığı olur.
Bir etkinlik vardı birlikte örelim herkes paylaşınca motif tanıdık geldi hemen gizli hazinemi açtım bekarken öğrenme hevesi ,sevdası ile çok şey yapmıştım çeyizime buda onlardan biriydi.
Minik elbiseler yeni ördüm dantel yine çeyizimden mutfak takımı 12 adet peçete ,buzdolabı örtüsü ve perdeden oluşuyor perde ve buzdolabı örtüsünün kenarlarında kurtlar ne canımı yakmıştı yaparken ama ,hiç kullanmadım açıp sermedim bile
Yine hiç kullanmadıklarımdan örmüşüm ama,baza altında gün ışığı bekleyenlerden
Canlı çiçek bakmasını bir türlü beceremedim ben solup gittiler elimde hep oysa ne çok seviyorum ne özeniyorum ama,solup gidince artık almamaya karar verdim.Gece pintereste gezinirken örgüden örülmüş kaktüsler görünce keçeden yapayım dedim el usulü kalıp çıkarınca biraz küçük oldular ama,ben çok sevindim
Eskiden var olan moda olan minik mavi takımlar, biblolar vb vardı vintage ,greengate vardı da o dönemler bizim dünyadan haberimiz yoktu ki!..internet olmasaydı bir çok şeyden haberimiz olmazdı ben bilmezdim greengate'yi ve bir çok şeyi ama,al benisi çok mint yeşilleri ,pembeleri ,allısı ,güllüsü resmen çağırıyor al beni al diye.Greengate çılgınlığı var instagramda tamam güzel de bazılarıda fazla abartmış koyacak yer kalmamış.
Kitap okumayı da çok seviyorum ama ,blogumda pek paylaşmıyorum bunu yapan çok iyi kitap blogları olduğu için onları takip ve tavsiyelerine bakıyorum.Hiç unutamadığım yıllar önce okumuş olmama rağmen hafızama kazınmış kitaplar var bazıları da dün okumuşumdur ama,hafızamı zorlasamda hayal meyal hatırlanır bir şeyler çıkıyor.Çiçeklerde grapon (krapon) kağıdı ile yaptıklarımdan :)
Kitaplı bol okumalı günler diliyorum
12 Mar 2015
montessori duyusal etkinlikler
Evde etkinliklere daha fazla yer vermeye çalışacağım bundan sonra en azından kafam rahat sinir stres yok bir insana laf anlatmak yok.
Bildiğimden değil bende bakarak , okuyarak her gece bilgisayar başında bazen sabahlayarak araştırarak pintereste yabancı blogları translatenin yarım yamalak çevirmesiyle..
Ay kumu yaptık beraber yoğurduk oğlumla istediğim gibi dikdörtgen bir kap bulamayınca evde ve elde olanı değerlendirdim delikli olduğu için arkasından yapışkanlı kağıtla kapladım ki iyice dökülüp saçılmasın diye
4 su bardağı un
yarım su brd bebe yağı
güzelce yoğurduktan sonra kullanıma hazır üstelik odanın içi misler gibi kokuyor bebe yağından dolayı
2 saat sıkılmadan oynadık lakin,sabırlı değil etrafın ve üstünün başının batmasına aldırmayacak ve sinirlenmeyecekseniz yapın ne kadar örtü vs sersenizde batıyor hatta kirpik diplerine kadar.
Bende halı koruması var adına ne deniyor bilmiyorum ablam almıştı başta kızmıştım nedir bu tarifi evvelden kalma falan diye ama,kurtarıcı yemek ,süt ,çay ,meyve suyu her türlü döküntü saçıntıdan sonra at makinaya yıka halı tertemiz kalsın :)
Kule yapmıştım ben çekene kadar yıktı :)
Kavanoza tuz doldurup içine minik oyuncaklarımızı sakladık bulunca alkış ve oley nidalarıyla kutladık.
benden öğrendi efenim oleyi :) iş fotograf çekmeye gelince bir naz bir naz kafayı yana çevirmeler suratını asmalar
En son hayvanat bahçemizi yaptık hayvanlarımızı besledik atımıza şeker verdik ineğimizden koca bir bardak sütümüz çıktı afiyetle içtik tabi dağılmıştı o uyuyunca ben tekrar düzenledim zemin bulgur ve yolumuz kurufasulyeden..
Her gününüz şeker tadında geçsin..
Bildiğimden değil bende bakarak , okuyarak her gece bilgisayar başında bazen sabahlayarak araştırarak pintereste yabancı blogları translatenin yarım yamalak çevirmesiyle..
Ay kumu yaptık beraber yoğurduk oğlumla istediğim gibi dikdörtgen bir kap bulamayınca evde ve elde olanı değerlendirdim delikli olduğu için arkasından yapışkanlı kağıtla kapladım ki iyice dökülüp saçılmasın diye
4 su bardağı un
yarım su brd bebe yağı
güzelce yoğurduktan sonra kullanıma hazır üstelik odanın içi misler gibi kokuyor bebe yağından dolayı
2 saat sıkılmadan oynadık lakin,sabırlı değil etrafın ve üstünün başının batmasına aldırmayacak ve sinirlenmeyecekseniz yapın ne kadar örtü vs sersenizde batıyor hatta kirpik diplerine kadar.
Bende halı koruması var adına ne deniyor bilmiyorum ablam almıştı başta kızmıştım nedir bu tarifi evvelden kalma falan diye ama,kurtarıcı yemek ,süt ,çay ,meyve suyu her türlü döküntü saçıntıdan sonra at makinaya yıka halı tertemiz kalsın :)
Kule yapmıştım ben çekene kadar yıktı :)
Kavanoza tuz doldurup içine minik oyuncaklarımızı sakladık bulunca alkış ve oley nidalarıyla kutladık.
benden öğrendi efenim oleyi :) iş fotograf çekmeye gelince bir naz bir naz kafayı yana çevirmeler suratını asmalar
En son hayvanat bahçemizi yaptık hayvanlarımızı besledik atımıza şeker verdik ineğimizden koca bir bardak sütümüz çıktı afiyetle içtik tabi dağılmıştı o uyuyunca ben tekrar düzenledim zemin bulgur ve yolumuz kurufasulyeden..
Her gününüz şeker tadında geçsin..
10 Mar 2015
kedili bardak altlığı ve kızım
Biraz sinirlerim tavan yapmıştı oturup ne var ne yoksa döktüm odayı darmadağın hale getirdim.
Kendime bardak altlığı yaptım.
Kedileri çok sevdiğim doğrudur ama,gel gelgelelim ki kendi kedime kızıma sahip
çıkamadım ,çıkamadım :( Hamile olduğum dönemler yımırta balkondan firar eder gezer ,tozar gelirdi.
Bu gezip tozma esnasında hamile kalmıştı feci mide bulantısı ile geçen hamilelik sürecinde günde 7-24 çıkardığım ve halsiz kaldığım için bir götürememiştim kızımı.Ne olursa olsun onu asla bırakmayacaktım yavrulardan farklı renk olan birini alır annesiyle ve oğlumla mutlu mesut yaşar gideriz demiştim.
Ne yazık ki öyle olmadı 3 hafta yavrulara ve annesine evimde baktıktan sonra bende doğuma gittim.
gerisini yazamayacak kadar yorğunum yazarken bile sanırım gözyşlarıma hakim olamayacağım:( lohusayken döktüğüm gözyaşı onca acı ve ağrıma rağmen apartman sakinleriyle verdiğim amansız mücadele
Karşı apartmanda sokak kedilerini besleyen Arife ablanın ''Funda al getir hepsini benim bahçeme''deyip anne ve yavruları oraya taşımam sonra oturup ağlama krizine girmem tüm aprtman sakinleri elleri bağlamış balkona seyire çıkmış.
Gece kaç kere iniyorum hiç bilmiyorum ki!.. merdiven inip çıkmak işkenceydi çok canım acıyordu ama,umursamıyordum.Oğlanın babaannesi var nasılsa deyip sürekli iniyordum ben inemesemde Arife abla besliyordu zaten.Aç değil ,açıkta değillerdi ama,benim içim içimi yiyordu lohusalığım ağlamakla geçti benim.
Yavrulardan 2 sini sahiplendirdik kızım eve alışkın olduğu için eve gelmek istiyor kapıya biri geldiğinde kapıya koşuyordu en alttaki komşuyu tekmelerken görmüş can havliyle yalın ayak fırlamıştım dışarı epey bir tatışmadan sonra ben fenalaşıp orta yerde bayıldım bir allahın kulu da gelmedi balkon kuşları..
Kendimden geçmemiştim sadece bedenen ve ruhen çok yorğun olduğum için bedenim ağır bir külçe gibi yığılıvermişti yere..Aldım kızımı eve getirdim annem çocuk var diye karşı çıktı ''sırf benim çocuğum yok ben bu kadar ağlıyorum bana yazık değil mi'' dedim.
Dışarıya alışkın olan yımırta yine balkondan firar etmişti 3 gün ortalarda görünmedi artık endişelenmeye başlayıp aramaya çıktık Arife ablayla yok hiç bir yerde bulamadık:( kendimi gitti ,başına bir hal mi geldi bilmiyorum .
3 ay gözümün yaşı dinmedi gece ağlayarak uyuyup, ağlayarak uyanır mı insan eskisi gibi ağlamıyorum ama,kedili videolar vb izleyince dışardaki canları besleyince ben benden gidiyorum:(((
Gelir ,gelecek ümidiyle de bugüne kadar yazmadım yazamadım..
Siz canlarınıza sahip çıkın
Kendime bardak altlığı yaptım.
Kedileri çok sevdiğim doğrudur ama,gel gelgelelim ki kendi kedime kızıma sahip
çıkamadım ,çıkamadım :( Hamile olduğum dönemler yımırta balkondan firar eder gezer ,tozar gelirdi.
Bu gezip tozma esnasında hamile kalmıştı feci mide bulantısı ile geçen hamilelik sürecinde günde 7-24 çıkardığım ve halsiz kaldığım için bir götürememiştim kızımı.Ne olursa olsun onu asla bırakmayacaktım yavrulardan farklı renk olan birini alır annesiyle ve oğlumla mutlu mesut yaşar gideriz demiştim.
Ne yazık ki öyle olmadı 3 hafta yavrulara ve annesine evimde baktıktan sonra bende doğuma gittim.
gerisini yazamayacak kadar yorğunum yazarken bile sanırım gözyşlarıma hakim olamayacağım:( lohusayken döktüğüm gözyaşı onca acı ve ağrıma rağmen apartman sakinleriyle verdiğim amansız mücadele
Karşı apartmanda sokak kedilerini besleyen Arife ablanın ''Funda al getir hepsini benim bahçeme''deyip anne ve yavruları oraya taşımam sonra oturup ağlama krizine girmem tüm aprtman sakinleri elleri bağlamış balkona seyire çıkmış.
Gece kaç kere iniyorum hiç bilmiyorum ki!.. merdiven inip çıkmak işkenceydi çok canım acıyordu ama,umursamıyordum.Oğlanın babaannesi var nasılsa deyip sürekli iniyordum ben inemesemde Arife abla besliyordu zaten.Aç değil ,açıkta değillerdi ama,benim içim içimi yiyordu lohusalığım ağlamakla geçti benim.
Yavrulardan 2 sini sahiplendirdik kızım eve alışkın olduğu için eve gelmek istiyor kapıya biri geldiğinde kapıya koşuyordu en alttaki komşuyu tekmelerken görmüş can havliyle yalın ayak fırlamıştım dışarı epey bir tatışmadan sonra ben fenalaşıp orta yerde bayıldım bir allahın kulu da gelmedi balkon kuşları..
Kendimden geçmemiştim sadece bedenen ve ruhen çok yorğun olduğum için bedenim ağır bir külçe gibi yığılıvermişti yere..Aldım kızımı eve getirdim annem çocuk var diye karşı çıktı ''sırf benim çocuğum yok ben bu kadar ağlıyorum bana yazık değil mi'' dedim.
Dışarıya alışkın olan yımırta yine balkondan firar etmişti 3 gün ortalarda görünmedi artık endişelenmeye başlayıp aramaya çıktık Arife ablayla yok hiç bir yerde bulamadık:( kendimi gitti ,başına bir hal mi geldi bilmiyorum .
3 ay gözümün yaşı dinmedi gece ağlayarak uyuyup, ağlayarak uyanır mı insan eskisi gibi ağlamıyorum ama,kedili videolar vb izleyince dışardaki canları besleyince ben benden gidiyorum:(((
Gelir ,gelecek ümidiyle de bugüne kadar yazmadım yazamadım..
Siz canlarınıza sahip çıkın
7 Mar 2015
Ölüm soğuk ve karanlık
Blog yazmaya ilk başladığımdan bu yana çok güzel şeyler yaşadım anılarda ve hafızalarda güzel kareler ve hep mutluluk tabloları vardı.Bir çocuğu sevindirmek ,yüzlerinde bir gülümseme olabilmek için başladığım serüven bana çokk güzel dostluklar katarken
bazıları ise silik hayal ,meyal hatırlanan ya da hatırlanmayan olarak sadece o karelerde kaldı.Çünkü ; herkesim amacı ,hizmeti farklıydı kimi boy göstermek,kimi fark edilmek ,kimi laf olsun ,kimi öylesine..
Hiç tanımadığım sadece blogdan yazıştığım arkadaşımla tanışmak ve onu hayatımın bir parçası yapacağım aklımın ucundan bile geçmezdi..Bir blogger değil abla ,kardeş olmamızın nedeni aynı duygu ,düşünce ve hemen hemen aynı yapıya sahip olmak.Ne yazık ki herkesle aynı bağı kurmak imkansız fikir anlaşmazlığı uyuşmazlık vb..
Antalya'haricinde görüştüğüm bir çok blogger arkadaşım ve blogger ablalarım var Nalan abla da onlardan biri
blogunu takip edenler hamarat ve çok maharetli olduğunu bilirler.Cana yakın, içtenliği ,deli dolu, hiç kimseyi kırmayan Nalan ablam..
Mahmut abi eşi çok güzel bisikletler yapar ben kendisi ile tanışmadım ama,anlatımlardan ,blog yazılarından az çok tanımış kadar olmuştum.
Annemi kaybettiğimde 2 sene ölüm korkusu ile yaşadım elektrk prizi çarpacak ,ranza üstüme devrilecek vb saçma sapan kurgular dolar beynime yatamazdım.
Gamze akbaş'ın ölüm haberini okuduğumdan bu yana kuzucuk için ne ağladım hiç tanımıyordum ki Gamzeyi ben ama ,anneydi ,evladı vardı ağlamak için tanımak mı gerekir ki !.. bunun ardından bu hiç iyi olmadı :(
Şimdi ne söylenir ne yazılır ki? ölüm soğuk ,ölüm karanlık Mekanın cennet olsun Mahmut abi nur içinde yat
çok üzgünüm ifade edemeyecek,içimdekileri buraya aktaramayacak kadar...
Kalanlara sabır dliyorum..
bazıları ise silik hayal ,meyal hatırlanan ya da hatırlanmayan olarak sadece o karelerde kaldı.Çünkü ; herkesim amacı ,hizmeti farklıydı kimi boy göstermek,kimi fark edilmek ,kimi laf olsun ,kimi öylesine..
Hiç tanımadığım sadece blogdan yazıştığım arkadaşımla tanışmak ve onu hayatımın bir parçası yapacağım aklımın ucundan bile geçmezdi..Bir blogger değil abla ,kardeş olmamızın nedeni aynı duygu ,düşünce ve hemen hemen aynı yapıya sahip olmak.Ne yazık ki herkesle aynı bağı kurmak imkansız fikir anlaşmazlığı uyuşmazlık vb..
Antalya'haricinde görüştüğüm bir çok blogger arkadaşım ve blogger ablalarım var Nalan abla da onlardan biri
blogunu takip edenler hamarat ve çok maharetli olduğunu bilirler.Cana yakın, içtenliği ,deli dolu, hiç kimseyi kırmayan Nalan ablam..
Mahmut abi eşi çok güzel bisikletler yapar ben kendisi ile tanışmadım ama,anlatımlardan ,blog yazılarından az çok tanımış kadar olmuştum.
Annemi kaybettiğimde 2 sene ölüm korkusu ile yaşadım elektrk prizi çarpacak ,ranza üstüme devrilecek vb saçma sapan kurgular dolar beynime yatamazdım.
Gamze akbaş'ın ölüm haberini okuduğumdan bu yana kuzucuk için ne ağladım hiç tanımıyordum ki Gamzeyi ben ama ,anneydi ,evladı vardı ağlamak için tanımak mı gerekir ki !.. bunun ardından bu hiç iyi olmadı :(
Şimdi ne söylenir ne yazılır ki? ölüm soğuk ,ölüm karanlık Mekanın cennet olsun Mahmut abi nur içinde yat
çok üzgünüm ifade edemeyecek,içimdekileri buraya aktaramayacak kadar...
Kalanlara sabır dliyorum..
5 Mar 2015
Anket daveti
Geçtiğimiz günlerde bir ankete davet edildim fakat, bunu sosyal medya üzerinde ve hiç bir platformda yazamıyoruz.
Toplantı Akrabarut otelde eski adıyla Dedeman otelde idi resepsiyonda karşılanıp lobide diğer katılımcıların gelmesini beklerken çay içtik.
Detayları yazamıyorum konu ,firma ,ürün vb ama, resim paylaşmamda bir sakınca yok manzara ve güneşin batışı sıkıntılı bir durum yok..
Oğlum garsonları çok sevdi onlarda pek bi alakadar oldular sağolsunlar lobide piyano resitali dinledik
güzel ve oldukça verimli bir gün geçirdik
Günleriniz keyifli sinir stres olmadan geçsin keyifli günler diliyorum herkese..
1 Mar 2015
Antalya'lı blog yazarları takipçi etkinliği
Antalya'lı blog yazarları takipçi etkinliğimizden bir gün öncesi salı günü babamız bizi arayıp geç geleceğini bildirdi.Biz oğlumla yemeğimizi yedik ,oyun oynadık ve oğlanı uyuttuktan sonra bende babamızı beklemeye koyuldum. Geç vakitlere kadar çalışırken ben yan gelip yatamıyorum belki aç gelir çay ister ,kahve ister hiç bir şey istemese bile eve girmesini görmeden uyuyamam..
Günler öncesinden ayarlamıştım oğlanı manevi anneannesine bırakacaktım lakin,anneannemizin abisi hastalanınca İstanbul'a gitti..Babamız 04:00 da geldi beraber kahve içtik saat 05 civarlarıydı yattık.
Sabah 7:30 da uyanıp eşime kahvaltı hazırladım etrafı toparladım oğlanın kıyafetlerini vb hazırladım.
Erken uyandığı ve uykusunu alamadığı için olduça mızmızdı alışkın ve aşina olmadığı kalabalık onu hem korkutmuş hemde huysuzlaştırmıştı.Annem otur diyorum ''oturamam,gelemem''diyor ''kaçtım kaçtım'' deyip lobide bulunan büyük içi balık dolu akvaryumun oraya gidiyordu balıklarada kuş diyordu :)
Kahvaltımı yaptım ,çaymı içtim yediğim tatlının içersindeki kremamıydı, labnemiydi ne yediğim ne içtiğimden bir şey anlamadım.
Rana dursun diye elindeki kurabiyeyi verdi kurabiyeyi yere fırlattı aldık tekrar verdik bu sefer daha uzağa fırlattı tekrar verdik bu sefer camdan dışarı atmaya kalktı sinir deposu yüklenmşti paşamın.
2.5 sene düz yalın ayakkabıyla gezip topuklu ayakabımın ve oğlumun bu denli canıma okuyacağını nerden bilebilirdim ki!..
Bir çif göz aradım imdat çığlıkları atan gözlerimle kime ne diyebilirdim ? ya da kimden ne isteyebilirdim siz oğlana bakın ben masalara bir gideyim tanışayım desem herkesin işi başından aşkın hoş zaten oğlanda durmaz.
Herkes oylesine yoğun ve büyülü atmosfere kaptırmıştı ki kendisini ne beni görebilecek bir çift göz vardı ne de sesimi duyacak.Bir çok blog yazarı gelmişti ilk defa katılanlar olmuştu ve ben bunu instagramda gördüm takipçi sandıklarım blog yazarıydı ama,ne bir selam verip ne de kendimi tanıtmadığım için instagramda yorum yapsamda kaideye almadılar.
Her gün yeni bir şey öğreniyorum eğer kendi aramızda bir buluşma piknik vb değilde bir etkinlikse ve çocuğun varsa kırıp dizini evinde oturacakmışsın.
Eve geldiğimizde normalde 45 dk 1 saat ayağımda salladığım paşam üstünü çıkardım eşofmanını giydirdim mutfağa su içmeye gittim içeriye geldiğimde koltukta sızmıştı bende koltuğa uzandım ruhen ve bedenen ne kadar yorulmuşsam kafamı koyduğum gibi uyumuşum babamız 21:00 da onun gelmesi ile uyandık gelmese sabaha kadar uyurmuşuz.
Her şey çok güzeldi hediyeler ,crowne plazanın temaya uygun pastası Gaziantepten Fıstıkçıoğlunun göndermiş olduğu baklava emeği geçenlere bir kez daha teşekkürler.
Günler öncesinden ayarlamıştım oğlanı manevi anneannesine bırakacaktım lakin,anneannemizin abisi hastalanınca İstanbul'a gitti..Babamız 04:00 da geldi beraber kahve içtik saat 05 civarlarıydı yattık.
Sabah 7:30 da uyanıp eşime kahvaltı hazırladım etrafı toparladım oğlanın kıyafetlerini vb hazırladım.
Erken uyandığı ve uykusunu alamadığı için olduça mızmızdı alışkın ve aşina olmadığı kalabalık onu hem korkutmuş hemde huysuzlaştırmıştı.Annem otur diyorum ''oturamam,gelemem''diyor ''kaçtım kaçtım'' deyip lobide bulunan büyük içi balık dolu akvaryumun oraya gidiyordu balıklarada kuş diyordu :)
Kahvaltımı yaptım ,çaymı içtim yediğim tatlının içersindeki kremamıydı, labnemiydi ne yediğim ne içtiğimden bir şey anlamadım.
Rana dursun diye elindeki kurabiyeyi verdi kurabiyeyi yere fırlattı aldık tekrar verdik bu sefer daha uzağa fırlattı tekrar verdik bu sefer camdan dışarı atmaya kalktı sinir deposu yüklenmşti paşamın.
2.5 sene düz yalın ayakkabıyla gezip topuklu ayakabımın ve oğlumun bu denli canıma okuyacağını nerden bilebilirdim ki!..
Bir çif göz aradım imdat çığlıkları atan gözlerimle kime ne diyebilirdim ? ya da kimden ne isteyebilirdim siz oğlana bakın ben masalara bir gideyim tanışayım desem herkesin işi başından aşkın hoş zaten oğlanda durmaz.
Herkes oylesine yoğun ve büyülü atmosfere kaptırmıştı ki kendisini ne beni görebilecek bir çift göz vardı ne de sesimi duyacak.Bir çok blog yazarı gelmişti ilk defa katılanlar olmuştu ve ben bunu instagramda gördüm takipçi sandıklarım blog yazarıydı ama,ne bir selam verip ne de kendimi tanıtmadığım için instagramda yorum yapsamda kaideye almadılar.
Her gün yeni bir şey öğreniyorum eğer kendi aramızda bir buluşma piknik vb değilde bir etkinlikse ve çocuğun varsa kırıp dizini evinde oturacakmışsın.
Eve geldiğimizde normalde 45 dk 1 saat ayağımda salladığım paşam üstünü çıkardım eşofmanını giydirdim mutfağa su içmeye gittim içeriye geldiğimde koltukta sızmıştı bende koltuğa uzandım ruhen ve bedenen ne kadar yorulmuşsam kafamı koyduğum gibi uyumuşum babamız 21:00 da onun gelmesi ile uyandık gelmese sabaha kadar uyurmuşuz.
Her şey çok güzeldi hediyeler ,crowne plazanın temaya uygun pastası Gaziantepten Fıstıkçıoğlunun göndermiş olduğu baklava emeği geçenlere bir kez daha teşekkürler.
24 Şub 2015
0-2 yaş montessori etkinlikleri
2 yaş sendromu tüm çocuklarda aynı etkiyi mi yaratıyor kendim yiyeceğim isyanı ,istediği olmadığında kendini yerlere atma ağlama krizleri vb ..Gün içersinde oğlumla birlikte ev topluyoruz ben süpürge yaparken o toz alıyor almak derken tabi aslında batırıyor ama,bezi elinden al kolaysa babaannesinden görmüş ne zaman çamaşırları içeri getirsem bir ucundan tutup hüf hüf diye silkeliyor :) sonra beraber katlayıp yerleştiriyoruz.Zamanımızın çoğu mutfakta geçiyor diyebilirim sıkılmıyor kap kacakla oynamak daha caip geliyor nedense alt çekmecelerde zaten oynayacağı türden plastikler mevcut işimiz bitince oyunlar oynuyoruz doldur ,boşalt en sevdiği oyun arasında lakin ,oyuna adapte olup ona anlatıp oyunu kuruncaya kadar foto çekme işi aksıyor.
Derin kaplar içine mısır ya da bulgur döküp içine ufak oyuncaklarını saklıyorum bulunca pek bir seviniyor plastik su şişelerine farklı nesneler boncuk ,kağıt ,ponpon atıyoruz.Kitap okuma olayını nedense sevmedi oyun parkını açıyorum orada oynamak istiyor sürecimiz 15-20 dk öğle yemeğimizi yedikten sonra uyuyoruz.
Uyuduğunda bende mutfaga geçip yemek olayına giriyorum.Hava güzelse dışarı çıkıyoruz park ,gezme alıveriş..Bir şeyi yapmasını istemediğimde kızdığımda gelip bana ah ah yapıyor bunu nasıl engelleyeceğim ya da bunun önüne nasıl geçeceğim bilemiyorum.
Yapboz almıştım onunda yüzüne bakmadı bende kendim yapıyorum yapbozu kedi,köpek,balık,kuş fon kartonuna çizip kesiyorum arkasına mağnet kartlar buzdolabında epeyce oynuyoruz.
Sulu boya ile çalıştığımızda patatesleri kurabiye kalıplarıyla kestim boyadık beraber sonra bastırmayı gösterdim yaptı yapmasına ama, elini boyayıp baskı almak isteyince korktu bende üstelemedim elini silip su ve boya ile oynamasına izin verdim.
Oyun hamuru kurumuş dışarısı soğuk az bir hamur kardım serdim önlüğü hamurla oynamayı seviyoruz.
Şimdi elimde dev bir proje var evler ,ağaçlar ,köprü ,yollar ,hastane vb bir şehir merkezi inşa edeceğim kumaş ve keçeden hazırlayıp altarına cırt cırt dikeceğim şehir mekezinde de cırtcırtlar olacak istediği yere söküp takabilsin diye fikir bana ait değil yabancı bloglar ,pinteres...
Henüz 4 ev bir ağaç yaptım bitince paylaşacağım.
Sevginiz ve hayat ışığınız daim olsun...
Derin kaplar içine mısır ya da bulgur döküp içine ufak oyuncaklarını saklıyorum bulunca pek bir seviniyor plastik su şişelerine farklı nesneler boncuk ,kağıt ,ponpon atıyoruz.Kitap okuma olayını nedense sevmedi oyun parkını açıyorum orada oynamak istiyor sürecimiz 15-20 dk öğle yemeğimizi yedikten sonra uyuyoruz.
Uyuduğunda bende mutfaga geçip yemek olayına giriyorum.Hava güzelse dışarı çıkıyoruz park ,gezme alıveriş..Bir şeyi yapmasını istemediğimde kızdığımda gelip bana ah ah yapıyor bunu nasıl engelleyeceğim ya da bunun önüne nasıl geçeceğim bilemiyorum.
Yapboz almıştım onunda yüzüne bakmadı bende kendim yapıyorum yapbozu kedi,köpek,balık,kuş fon kartonuna çizip kesiyorum arkasına mağnet kartlar buzdolabında epeyce oynuyoruz.
Sulu boya ile çalıştığımızda patatesleri kurabiye kalıplarıyla kestim boyadık beraber sonra bastırmayı gösterdim yaptı yapmasına ama, elini boyayıp baskı almak isteyince korktu bende üstelemedim elini silip su ve boya ile oynamasına izin verdim.
Oyun hamuru kurumuş dışarısı soğuk az bir hamur kardım serdim önlüğü hamurla oynamayı seviyoruz.
Şimdi elimde dev bir proje var evler ,ağaçlar ,köprü ,yollar ,hastane vb bir şehir merkezi inşa edeceğim kumaş ve keçeden hazırlayıp altarına cırt cırt dikeceğim şehir mekezinde de cırtcırtlar olacak istediği yere söküp takabilsin diye fikir bana ait değil yabancı bloglar ,pinteres...
Henüz 4 ev bir ağaç yaptım bitince paylaşacağım.
Sevginiz ve hayat ışığınız daim olsun...
15 Şub 2015
Kartondan araba yapımı
Ülkemde yaşanılan olaylar beni fazlasıyla üzüyor.Kaçıncı ocak söndü kaç anne babanın yüreği dağlandı ,kaç bebe babasız kaldı.Anne 9-ay 10 gün karnında taşıdığı canını kimbilir hangi şartlarda büyüttü ,ne zorluklara göğüs gerdi aç kaldı ,açıkta kaldı sırf çocuğunu besleyebilmek okutabilmek için neler yaşadı kimbilir.
Sonra daha baharının yazındayken beyaz gelinlik giymeden kefen giydi.
İçimde çalkalanan ve bastırmaya çalıştığım öfkem var ölümün coğrafyası yoktur dili,dini,ırkı ne olursa olsun ölen bir insanın ardından oh çeken ,iyi oldu dünya bir pislikten kurtuldu kelamlarında bulunan zihniyetlerle aynı havayı solumaktan utanıyorum .
Daldan dala atlamak olacak ama,ayrı yazmaya zamanım yok 1 haftadır ne temizlik yapabildim ne toz vb yaptığım mutfagı toparlayıp yemek yapabilmek.Yemek yaparken bile çoğunlukla kucağımda oğlum dr bir kaç gün bekle geçmezse antibiyotiğe başla dedi sanırım antibiyotiğin yolları göründü.
Sepetler dolusu oyuncak olmasına rağmen yüzlerine bile baktığı yok kartonu eve getirdiğimde ''sana araba yapacağım annecim içine bineceksin dütt dütt gideceğiz''demiştim ''ayaba ayaba''diye tutturunca gecenin bir yarısı elde ve evde olan malzemelerle bantladık kolimizi gelişi güzel bıçakla kestim.
Arabayı yaptığımdan beri beni unuttu çekiyor ,sürüklüyor içine giriyor ayy pek bir mesut ağlamıyor en azından
Süzüm süzüm süzülen gözler ,baygın bakışlar akan burundan bellidir hasta olduğumuz.
Kaplamaya imkan olmadı ama,zaten çerezzanın kolisi renkli dikkatini çekti salça kapaklarıda farımız oldu.
Bir çocuğu mutlu etmek işte bu kadar kolay..
Geri dönüşüm dıy paylaşımı oldu o zaman araya birde patiğimi sıkıştırayım.Pentideki patiklere içim gitmişti bir fırsat bulup gidemedim bende kendi pentimi kendim yaparım ki dedim çorabı ördükten sonra kızçeleri yapıp diktim.
Vahşetlerin yaşanmadığı ,insanların sevgi ,saygı hoşgörü ve dayanışma içersinde olduğu yobaz zihniyetlerin yok olduğu günlere uyanmak dileği ile..
Sonra daha baharının yazındayken beyaz gelinlik giymeden kefen giydi.
İçimde çalkalanan ve bastırmaya çalıştığım öfkem var ölümün coğrafyası yoktur dili,dini,ırkı ne olursa olsun ölen bir insanın ardından oh çeken ,iyi oldu dünya bir pislikten kurtuldu kelamlarında bulunan zihniyetlerle aynı havayı solumaktan utanıyorum .
Daldan dala atlamak olacak ama,ayrı yazmaya zamanım yok 1 haftadır ne temizlik yapabildim ne toz vb yaptığım mutfagı toparlayıp yemek yapabilmek.Yemek yaparken bile çoğunlukla kucağımda oğlum dr bir kaç gün bekle geçmezse antibiyotiğe başla dedi sanırım antibiyotiğin yolları göründü.
Sepetler dolusu oyuncak olmasına rağmen yüzlerine bile baktığı yok kartonu eve getirdiğimde ''sana araba yapacağım annecim içine bineceksin dütt dütt gideceğiz''demiştim ''ayaba ayaba''diye tutturunca gecenin bir yarısı elde ve evde olan malzemelerle bantladık kolimizi gelişi güzel bıçakla kestim.
Arabayı yaptığımdan beri beni unuttu çekiyor ,sürüklüyor içine giriyor ayy pek bir mesut ağlamıyor en azından
Süzüm süzüm süzülen gözler ,baygın bakışlar akan burundan bellidir hasta olduğumuz.
Bir çocuğu mutlu etmek işte bu kadar kolay..
Geri dönüşüm dıy paylaşımı oldu o zaman araya birde patiğimi sıkıştırayım.Pentideki patiklere içim gitmişti bir fırsat bulup gidemedim bende kendi pentimi kendim yaparım ki dedim çorabı ördükten sonra kızçeleri yapıp diktim.
Vahşetlerin yaşanmadığı ,insanların sevgi ,saygı hoşgörü ve dayanışma içersinde olduğu yobaz zihniyetlerin yok olduğu günlere uyanmak dileği ile..
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)