11 Eyl 2009

NEDEN BU KADAR SEVGİDEN YOKSUNSUNUZ????

bilgisayarımda sorunlar var sanırım oda benim gibi kırgın kızgın ve öfkeli..neyseki düzeldi hoş düzelmesede ne yazasım nede söyleyesim var!..yazsan söylesen ne değişecek ki!..gidenler geri mi gelecek!..insanların maddi manevi kaybı mı düzelecek!...
yağmacılar yağmalamaktan vazmı geçecek!..
ben üst komşuma haber saldım sizde kalacağız diye aman sakın es geçmeyin önemli bir tedbir sizlerde gidin!..
haa sprey de kullanmayın artık..
derelerin kenarına istanbullar ğaraj yaptı ,yol yaptı tır garajına geçici ruhsatı onlar verdi.tüm suçlu istanbulluların!....
''derenin intikamı ağır olur''


ölüm adın bile soğuk...ölümün soğuk nefesini hiç hissettiniz mi? iliklerinize kadar duydunuz mu?
çaresizce dolaştınızmı yollarda ?? ineceğiniz duragı geçip bilinmedik sokaklarda kayboldunuz mu hiç!...
hastane köşelerinde sandalye tepelerinde sabahladınız mı? evladını kaybetmiş bir ananın babanın acısını feryadını tv den değil yakından gördünüz mü hiç??
yoğun bakımda yatan bir hastanız  için elinize tutuşturulan alınması gereken  ender bulunan ve pahalı bir ilacı almak zorunda olup ellerinizi başınızın arasına alıp ''ne yapacağım allahım bana yardım et'' dediniz mi hiç??
genç ,yaşlı çocuk ellerini tutup gözlerine bakarken iyileşeceksin dediğinizde acı gerçekleri bildiğinizden o an yerin dibine girmek istediniz mi hiç??? acıyla kıvrandınız mı?? paran varsa yaşarsın paran yoksa öl dediklerini duyumsadınız mı hiç??
bu hiçliklerin hiç birini yaşamamış tatmamış olsanız bile bu birilerine yardım etmenizi engeller mi??
yüreğinizi ,duygularınızı ortaya koymayı engeller mi?
 bunu yapan ya da yapacak olanları acımasızca eleştirmenizi!... bu hakkı size kim verdi!...neden sevgiden bu kadar yoksunsunuz!..yetmedimi bunca acı göz yaşı!...


Ey makamı var ve yokun üzerinde olan kişi
Sen varlık sahasını öyle terk ediyorsun etme
S gamdan
Ayın da evini yıkmayı kastediyorsun etme


Bizim dudağımız kurur sen kuruyacak olsan
Gözlerimizi öyle yaş dolu ediyorsun etme
Aşıklarla başa çıkacak gücün yoksa eğer

Aşka öyleyse ne diye hayret ediyorsun etme ...

7 Eyl 2009

CAM PİRAMİT VE LÖSEMİLİ ÇOCUKLARIMIZIN SEVİNCİ

5 ve 6 eylülde düzenlenen lösev iyilikler çarşısı antalya,ısparta ve burdur'dan bir çok lösevili aileler kuponlarıyla alış veriş yaptılar.gıdadan ,tekstile kırtasiyeden ,oyuncaga ,halıdan temizlik maddesine...
gönüllü sayısı oldukça azdı bir avuç kadardı.kurulan standlarda gönüllüler duracak ve bir çok gönüllü alışverişte ailelere yardımcı olcaktı ama sayı yetersizdi.bir çok arkadaş standları 2 şerli olarak aldı.
alışverişi biten aileleri bıraktıktan sonra standlara koştuk yardıma .çocuklarla oyunlar oynadık..
hele çok genç henüz 14 yaşlarında 2 tane gönüllümüz vardı  takdire şayandılar..
herkez büyük bir özveriyle çalıştı sayı az olduğundan  açık olan yerleri kapatmak için herkes elinden geleni yaptı..öğleden sonra katılanlar oldu bu biraz sevindiriciydi..
en güzel şeyde çocukların oyuncak aldığında sevinci mutluluğu paha biçilemezdi anne bunuda alalım anne nolur kendimiz götürelim demişlerdi...
içlerinden bir tanesi beni okadar yaralamıştıki sözleriyle ama duygulanmak hele hele gözleri sulandırmak gibi bir lüksümüz yoktu.. saçları olmadığından iyi gözüküyormuyum güzelmiyim demişti..ve ben orada nasıl olduda kendime o derece hakim oldum hiç anlamış değilim nasıl oluyorduda en küçük şeyde sulanan bu  göz akmıyordu??
her zaman olduğu gibi zuzularım pınar ve gülemim meleklerim beni bugünde yalnız bırakmadılar..
lösev personeli ise bizlerden bile çok çalıştılar hiç durmadılar.okadar mükemmel di ki hepsi rabbim böyle insanları eksik etmesin başımızdan ..ve artık herkes görsün görmeye çalışmasın görsün..bu minicik yüreklerin yüzünde bir gülüş olalım


DİPNOT: ramazan fitreleri lösev tarafından kabul edilmektedir ücret ödemeden .0660 tüm bankalardan ..

5 Eyl 2009

AŞK,SEVGİ TUTKU DOLU YILLAR DİLİYORUMMM!...

önceden yazılmış bir post bugün 5 eylül imzayı attığımız dolu dolu 2yıl.. bu yayınlandığında ben sabah işlerim var gecede aşkoşumla olacağım...
evde hiç konuşmadık ne yapacağız? nerde kutlayacağız? sessize aldık kendimizi..yoksa unuttumu!...
hoş unutsada ne kırılırım ne üzülürüm  nede küserim çünkü 1aydır gece gelmeler sabahın 5 de gitmeler..
canı sağolsun...
benim ufak çapta süprizlerim var ama sağolsun veli (aşkoşun arkadaşı evimizin oğlu) bu konuda beni yalnız bırakmadı. güzel bir yerde yer ayırttık.bende canım sıkıldı deyip bir şekilde evden çıkarmanın yollarını arayacağım:)) ..
benim en güzel hediyem aşkım hayatımda  bugüne kadar başıma gelen ennn  güzel armağan..
kanatsız meleğim iyiki varsın seni çok seviyorummmm çok....

bu arada bende sahneye çıktım podyuma:))))) saklan saklan nereye kadar:))

HEPİMİZ KARDEŞİZ BU ÖFKE NE DİYE BİR ANA AĞLIYOR EVLADIM NEREDE!...

bloglarda bir kavga bir polimiktir almış başını gidiyor..hayır neyi paylaşamıyorsunuz üleşemiyorsunuz anlamadım ki!..
herkesin hayatında acılar var kimi evladı ,kimi kocası,kimi parası vs vs bu acıları unutmak için belkide blog camiasına attık kendimizi paylaşmak için bir şeyler katmak öğrenmek için..
seni rahatsız eden bir konuysa ne yorum yap ne de oku bunu bu kadar uzatmanın ne alemi var ki??
açılım var saçılım var şehit ana bablaarın göz yaşları var.yardım bekleyen insanlar var bir baba evladına ekmek götüremedim diye ayakkabı alamadım diye intihar ediyor:((
sürekli gündemi saçma sapan şeylerle meşgul edip saman altından su yürütülüyor..ülke fersah fersah zaptediliyor..devlet havanı koru diye siğara yasağı getirdi sevindiniz değilmi haha yok öyle devlet sizi düşündüğünden sağlıgınızı düşündüğünden değil işletme sahiplerine getir 50 milyarı al ruhsatı içir içerbildiğin kadar diyor.. büyük soygun...
bu en küçük örnek atatürk'ün bize emanet ettiği bizler bumuyuz!..birbirini çekemeyen bir kaşık suda boğacak
didişen kavga eden yazık yazık çok yazık...
ne zaman uyanacağız gaflet uykusundan iş işten geçtikten sonramı!...
nihat genç dinlediniz mi o adamı hiç konuştuklarına kulak verdiniz mi??
hepinizin evlatları var evlatlarınız nasıl bir gelecek içinde olacak??
dinleyin o muhteşem adamı kulağınız gözünüz olsun bırakın kavgaları ...

3 Eyl 2009

NE YAVUZ AZĞIN OL ASIL,NE YAVAŞ ŞAŞKIN MİSKİN OL BASIL.!...

kişinin birbirini sevmesi yaşayıp ölmek kadar eskidir.
 kader diye inandığımız şey bizi birleştiren sevgidir.
hepimiz bir bütünün parçalarıyız aslında ,
bizi biz yapan ,yücelten içimizde ışıldayan sevgidir..
bu benim düğün davetiyemin notu..evet hepimiz bir bütünün parçalarıyız aslında aynı çatı ve bayrak altında hepimiz kardeşiz..ama yokk ben o kardeşliği göremiyorum.eskiye ait izler arıyorum.artık hiç birşey eskisi gibi değil..özğerlerimizi yitirmeye doğru yol almaktayız sevgidem merhamemetten eser yok bir selamı esirğeyecek hale gelmisiz ne acı..
lafa gelince hepimiz müslümanız elhamdülillah denir..müslüman olma  sıfatına erişemiyoruz ne yazık ki!..
müslümanın müslümana etiği zulüm..
kırğınım içimde tarifi mümkün olmayan acılar depreşti anlatmaya ise gücüm yok. hangi acının daha acı verici olduğunu kestirmekde bi okadar zor..
sanırım blog yazmaktan o çok sevdiğim şeyi yapmaktan bile tiksindim...
insanlardaki hırs saçma sapan şeyler canımı sıkmaya yetti..
insanları kırmamak adına kırılan hep ben oldum.varsın kırılsın hatta bin parçaya bölünsün bu yürek ne çıkar. ne acılara halay çekmiş bu yürek...

bugune kadar hiç birşeyden korkmadım haklı olduğumda karşımdaki kim olursa olsun ister polis ister başhekim feriştahı gelse ne yazar bee .. ama ne yalan söyleyim bazı insanlar korkutuyor beni..hakkımıda ne aramaktan ne de almaktan vazgeçtim..
at gözlükleriyle bakmayı ne zaman bırakacağız?? herşeye sus pus  anamızı belleseler yarabbi şükür diyenleride gördüm.bana dokunmayan yılan bin yıl yaşasın diyenleride...
şimdi okuduğum ve severek takip ettiğim bir kaç blog yüregimi ısıtmaya yetti..
duyarsız olmadıklarını görmek bir şeyler yapmak için elele vermenin sevincini yaşamak istemeleri beni o denli mutlu etti..
gülen   elçin emine albayrak  aysema 
 bir çocuğu mutlu etmenin onun yüzündeki gülümsemenin değeri paha biçilemez bana göre..
çocukluk yıllarımı anımsadığımda alınan bayramlıgımla ayakkabımı yatagımın baş köşesine koyar heyecandan uyuyamazdım.sabah ezanında kalkardım sırf onları giyip şeker toplamaya gidebilmek için
gözden uzak olan gönüle daha yakındır aslında!..göz gördüğüne inanır gönül ise gözün göremediğine..
gözümün göremediği ama yüreğimin hissetiği gönüllere sesleniyorum ...
BİR ELİN NESİ İKİ ELİN SESİ VAR..HAYDİ SES GETİRELİM

31 Ağu 2009

TEPKİSİZLİĞİN SINIRI!...??

ünlü virtüöz,piyanonun başına oturmuş ve salonu hınca hınc dolduran seyircilerin önünde,konserine başlamıştı.
ancak tuşlara basıp çalıyor görünmesine rağmen ,telleri önceden sıkılmış olan piyanodan hiç bir ses çıkmıyordu.
dinleyiciler birbirlerine göz ucuyla bakarak ne yapmaları gerektiğini araştırıyorlar ,fakat nedense tepki gösteremiyorlardı!'...
iki saaat süren sessiz konserden sonra ünlü virtüöz oturduğu yerden kalkarak büyük bir ciddiyetle onları selamladı.
salon sürekli alkış sesleri ile çınlıyordu.
ingiltere'de yaşanan bu olaydan sonra piyanist ,kendisiyle röportaj yapan televizyoncu sipikerine :
''insanlardaki tepkisizliğin nereye kadar varacağını öğrenmek istedim''dedi...
meyer sınırı yokmuşş.......

28 Ağu 2009

LÖSEV İYİLİKLER ÇARŞISI İÇİN ACİL YARDIM!...

6 Eylül Pazar günü  antalya Cam Piramit’te, binlerce lösemili çocuğumuz ve ailesinin gıdadan temizliğe, beyaz eşyadan mobilyaya, kıyafetten kırtasiyeye kadar pek çok ihtiyacını karşılayabileceği ‘LÖSEV İYİLİKLER ÇARŞISI’ için acilen 1.el OYUNCAK, KÜÇÜK EV ALETLERİ, HALI ve HER YAŞTA HER CİNSTE AYAKKABI ihtiyacımız vardır.

 vakıf için buraya  lösev lösemili çocuklar vakfı
iletişim için esen ergörün  0312-447-06-60 dahili  210

sadece 1hatfa kaldı sesimizi duyuralım...



NOT: Bağış yaparak destek olan firmalara bağışları karşılığında LÖSEV Bağış Makbuzu iletilmektedir. Bu sayede bağışçı firmalar, bağışlarının % 100’ünü vergilerinden düşebilmektedirler.

DİPNOT:herkes yayınlayabilir blogunda ne kadar çok kitleye ne kadar çok insana  ulaşırsak okadar iyi arkadaşlar  haydi herkes pc başınaa

27 Ağu 2009

AŞK'A BEŞ SEVGİYE ON KALA:))

uykusuzum yorgunum tek başıma sahur yapmak alışılmış şeylerden uzak ve mahrum kalmak...bekarken boş geçmezdiki iftar yemekleri davetler sahurda sıcak çay ve fırından yeni çıkmış boyoz eşliğinde sohbetler toplanmalar...
bu aralar yoğunum aslında koşuşturmalarım var yapmam gereken işler hazırlamam gereken koliler birşeylere dokunmanın içimde yarattığı huzur ve mutlulukla doluyum..
ve gelecek olan doğum günleri için planlarım 19 ve 21 eylülde benim (pınar gülem) zuzuların doğum günü var.
aklımda değilmiş gibi davranıyorum çünkü süpriz yapacağım.. rahatlıkla yazıyorum gülemin bilgisayarı  yok pınarın pc  servise gitti  okursa süpriz olmaz..ama onlardan öncede evlilik yıldönümümüz var..ne hediye alacagım ben :(( klasik bir şey olsun istemiyorum..
aşkoşum bugün nöbetçi 2 akşamdır 2civarlarında geldi..az önce aradı sen beni bekleme sabahı bulur gelmem yat uyu dedi..sen orda kan ter içinde çalışırken uykusuz yorgun ahhh be bebişim ben nasıl uyurum ki şimdi..
aşkoşu beklemeye koyulmaktayken aldım yine elime bişiler ilk defa denedim sanırım olmadı:)) desteksiz  ayakta duramıyor:))
güzel zamanlar diliyorum ...

26 Ağu 2009

LÖSEV İYİLİKLER ÇARŞISI!...

yardım bekleyen o kadar çok kurum varki!.. gördükçe okudukça çevremdeki insanlara tanık oldukça halime binlerce kez şükrediyorum.başımı sokacak bir evim kaynayan bir aşım ve herşeyden önemlisi sağlıgım var yürüyorum,koşuyorum ,duyuyorum...
lösev ramazan dolayısıyla lösemili çocukların ve ailelerinin yüzünü güldürmek için çalışıyor.
geleneksel eşya dağıtım şenliği duyarlı kişi ve kuruluşların yardımlarıyla 6eylül cam piramitte antalya'da açıyor..
lösev iyiylikler çarsısında ailelerin ihtiyaçları:

 Gıda
 Temizlik Grubu
 Giysi Grubu
 Beyaz Eşya
 Mobilya
Ev Tekstili
 Oyuncak
 Kırtasiye
 Züccaciye
Çocuklarımıza aileleriyle alışveriş sırasında verilecek olan ikramlıklar.

siz neler yapabilirsiniz??
Öncelikle çalıştığınız ya da tanıdığınız üretici firmaları şenliğimizden haberdar ederek işe başlayabilirsiniz.


İletişim kurduğunuz firmalar, LÖSEV İYİLİKLER ÇARŞISINDA bağışladıkları ürünlerini sergileyecekleri stantlar açabilir. Böylece gösterdikleri hassasiyetle yardımlarını hiç aracı kullanmadan, ihtiyaç sahiplerine birebir ulaştırmış olurlar.

 LÖSEV İYİLİKLER ÇARŞISINDA stant kurma imkânı olmayan fakat ürün bağışlamak isteyen duyarlı firmalar, detaylar konusunda vakıf merkezimizle iletişime geçerek diledikleri gibi ürün bağışlayabilirler.

Firmanız adına kurumsal olarak verebileceğiniz desteklerinizin yanı sıra, çalışma arkadaşlarınızın da kişisel katkıları ile Ramazan ayında binlerce dar gelirli lösemili ve kanserli çocuğumuz ve ailelerinin yüzlerini güldürebilirsiniz..

ONLARIN SEPETLERİ HEDİYEYLE;

SİZİN KALBİNİZ MUTLULUKLA DOLSUN!


bu yazıma bağlantı vermek istedim fakat beceremediğimden bağlantı direk yayınlandı onuda silmek zorunda kaldım:((

24 Ağu 2009

YAĞMUR YAĞSA KIŞ DEĞİL Mİ? KİŞİ HALİNİ BİLSE HOŞ DEĞİL Mİ?

sevgili  gönüldenele ve no engel  beni bu ödüle layık görmüş çok mutlu oldum.çok çok teşekkür ediyorum.


bu ödülü almayan kalmadı sanırım bu sayfaya ugrayan herkese armağan ediyorum bende
ilk ödülümde kendimle ilgili 7ilginç olayımı yazmıştım komik olanlardı birde madolyonun öbür yüzü var..

aşırı duygusalım en küçük şey bile beni ağlatır.ablam kadar olamam ama. birgün ablama gittim yoldan bir feryat bir figan ablam ağlıyor merdivenleri soluksuz çıktım yüregim agzıma geldi ya çocuklara birşey oldu ya da enişte dövdü dedim .türk filmine ağlıyormuş dizlerini döve döve:))))

çok safım herkese inanırım arkadaş dost sıfatına koyarım sonra darbe üstüne darbe:((

karanlıktan çok korkarım bir elin beni boğacağını ,elektirik prizine dokunduğumda çarpılacağımı, uykudayken öleceğimden çok korkarıım (annemi kaybettikten sonra yaşamaya başladım bunları )

yılmış ,bezmiş bitmiş  salya sümük deprasyona girmiş hallerde bu deprasyona girmişsem çıkmasınıda bilirim der.allahın izniylede çıkarım doktorlara kalsa kiliniğe yatıracaklar:)))

insanları konum ve sıfatlarına göre ayırmam her konumdan arkadaşım vardır ama böbürlenmem.tek tahammül edemediğim kendini begenmiş burnu kaf dagında dünyayı ben yarattım edalarında küstahlardan nefret ederim ve lafı gediğine koymayı çok severim..

sevmiyorsam sever gibi yapmam tavrımı koyarım.cıvık ve sulu erkeklerden hiç hoşlanmam dışardan eli sopalı cadoloz gibi duruyormuşum :))eşimin arkadaşları ufuk yandın evladımm demişler ama bunu diyenler evden ayrılmıyor benden yanalar şimdi:))

aşkoşumdan hiç bir şeyi gizlemem ne olduysa anlatırım..çok sinirli ve öfkeliysem odaya süzülür yüksek sesle şarkı söyler sinirim yatışınca aşkoşumun yanına öyle giderim..

ne çok konuştum :)) benden bu kadar sevgiyle kalın...
not:klavyem sapıtmış bir durumda canı istediği zaman nokta ve virgüle basıyor canı istedimi basmıyor bazen ğğğ aaa bastı:)) dil kurallarına uyamıyorum buda beni sinir ediyor.....

21 Ağu 2009

DÜNYANIN HALİ!..

Cerir'in rivayet ettiğine göre Leys der ki:


" Adamın bir Hz. İsa'ya arkadaş olur, ona "Senin yanında sana yoldaş olabilirmiyim" diye teklif eder.
Teklifinin kabul edilmesi üzerine yola koyulurlar,
 bir nehrin kenarına varınca yemek molası için otururlar, yanlarında üç çörek vardır.
İkisini yerler, birisi kalır,
bu arada Hz. İsa nehre varıp su içmek üzere kalkar, su içip dönünce üçüncü çöreği bulamaz. Adama "Çöreği kim aldı" diye sorar, adam bilmiyorum diye cevap verir.
yemekten sonra arkadaşı ile birlikte yola koyulur. Yolda iki yavrulu bir geyik görürler. Hz. İsa yavrulardan birini çağırır, yavru Hz.İsa'nın daveti üzerine yanına gelince onu keser, etinin bir kısmını kızartarak yerler.

Yemekten sonra Hz. İsâ geyik yavrusunun kalıntılarına " Allah'ın izni ile canlanıp kalk" der, yavru da derhal canlanıp kalkarak oradan uzaklaşıverir.
Bu olay üzerine Hz. İsâ yoldaşına "Sana az önceki mucizeyi gösteren Allah için soruyorum, çöreği kim aldı?" der. Adam yine "Bilmiyorum" diye cevap verir.
Bir müddet sonra bir nehrin yanına varırlar, Hz. İsâ adamın elinden tutarak su üstünde yürürler, karşıya geçerler. Nehri aşınca Hz. İsâ "Az önceki mucizeyi sana gösteren Allah hakkı için sana soruyorum, üçüncü çöreği kim aldı?" diye sorar, adam yine "bilmiyorum" diye cevap verir.

Bir müddet sonra bir çöle varırlar ve otururlar. Hz. İsâ bir yere kum ve yoprak yığar, meydana gelen yığına Allah'ın izni ile "altın ol" der,yığın da altın olur. Hz. İsâ yığını üçe bölerek adama " üçte biri benim, üçte biri senin, öbür üçte biri de çöreği alanın " deyince adam "çöreği alan bendim" diye gerçeği itiraf eder.
Bunun üzerine Hz. İsâ "Altının hepsi senin olsun" diyerek ondan ayrılır.

Adam altının başında dururken çölde yanına iki yolcu gelir. Gelenler kendisini öldürüp altını almak isterler, adam "Onu aramızda üçe bölüşürüz, şimdi önce biriniz şehre varıp yiyecek bir şey alsın" diye teklif eder. Adamın teklifi kabul edilerek gelenlerden biri şehre gönderilir.


Şehre giden adam yolda giderken "Niye altını onlar ile bölüşeyim, alacağım yiyeceğe zehir katar, onları öldürürüm, böylece altının hepsi bana kalır" diye düşünür ve dediği gibi yapmak üzere şehirden aldığı yiyeceğe zehir katarak döner.


Altının Yanında kalanlar da "Niye ona altının üçte birini verelim, dönünce onu öldürür ve altını ikimiz paylaşırız" diye konuşurlar. Adam dönünce onu öldürürler, fakat yiyeceği yeyince de kendileri ölür, böylece altın çöl ortasında ve her üçünün ölüsünün yanıbaşında sahipsiz kalır.

Daha sonra Hz. İsâ'nın yolu olay yerine yeniden uğrar, durumu görünce yanındakilere "İşte dünya budur,ondan sakının" der.

20 Ağu 2009

STEPHENIE MEYER.BU YAZARI ÇOK SEVDİM:))

yazın son demlerinin tadını çıkardık..gezdik deniz kum güneş eşliğinde  zuzularla uzanmışım kumlara şarkısını söyledik hep bir agızdan..artık son fasıldı deniz malum ramazan geldi hoş geldi sefa geldi..
bu arada kızlarla 7/24mesajlaşırız mesajlarda gülem bir kitaptan bahsetmişti okuyunca bana getirmesini istemiştim çünkü ballandıra ballandıra anlatmıştı..ben korku filimlerini çok severim ama adam gibi korku olacak şimdiki filimlerde kan gövdeyi götürüyor korkmaktan ziyade tiksinti uyandırıyor bende...
vampir kurt filimlerinide hiç sevmem.elimdeki kitapta vampir öyküsü ama anlatım tarzı uslubü kadar akıcı ve heyecanlıki !.. bu kitabı okuyor olmam beni şaşırttı..
alacakaranlık stephenıe meyer..ve kitap bitince filmini izlmeye karar verdim..iyiki izlemişim diyorum.bir daha izleyebilirim..başarılı oyuncular ,sahne ,renkler çekim teknikleri olagan üstü..veee yakışıklımı yakışıklı bal dudak edward gell beni ısır gibi duruyor:)) şiddetle tavsiye ediyorum filmide kitaplarıda ben şafak vakti 4 .kitaba geçtim..

19 Ağu 2009

BİM BAM BOOMMM!...


hep okurdum bakardım ve merak ederdim..şimdi bu merak ettiğim şey bana uğradı vallahi ödülleri
 sevmiyorum diyemiyeceğim çünkü ilk ve ben bu ilki yaşamak isteyrummmm:)))
sevgili  pembe tatlar beni bu ödüle layık görmüş  nedesem az
pempecim çok teşekkür ediyorum en kocamanından..
 kurallları varmış bu ödülün:

-Sizi ödüllendirene teşekkür edin.

- Sizi ödüllendirenin blog linkini yayınlayın.

- Ödülün logosunu yayınlayın

- 7 yaratıcı blogeri ödüllendirin.

- Bu 7 bloğun linklerini yayınlayın.

-Ödellendirdiklerinizi bundan haberdar edin.

- Kendiniz hakkında 7 ilginç şey yazın.
ilginçliklerim:

1-trajikomik unutkanım bir gün bir yerde kendimi unutursam hiç şaşmam:))

2- aklıma koyduğumu yaparım hiç yılmam.

3-doğum günü ,özel günler arkadaşlarım dahil  es geçmem..

4-ne zaman nerde sinirlenip tribe gireceğim hiç belli olmaz.

5-kapı gıcırtısına oynarım:)))

6-gittiğim her ortamda hemen şive kaparım vee acaip taklit yaparım:)) bekarken erkek  kılığına girip odamın camından kapıya dolanmıştım sarhoş taklidiyle  teyzem tanımamış eve almamıştı:))))) mahellede yürek hoplatırmıştım kocası gece çalışanlara hehe

7-ağlarken yaşlar sicim gibi inerken kahkaha atabiliyorum  bunu bende bilmiyom nasıl yaptıgımı !...

bendeee...
http://sekerkokusu.blogspot.com/

http://eminevehobileri.blogspot.com/

http://engelsizdunyam.blogspot.com/

http://wwwtasarimdabugn.blogspot.com/

http://mosquiiito.blogspot.com/

http://harosa2.blogspot.com/

http://uzmanamator.blogspot.com/
 gönderiyorum

(sevinçten amanın  ödülün logosunu koymayı unutmuşum:)) düzelttim

17 Ağu 2009

İNSANI DEĞERLİ KILAN KARAKTERİDİR'....

meksika körfezi ile antil adaları arasında yutukan'da yaşayanlar 
dünyada kulanılan sisal bitkisinin(kenevire benzer,büyük yapraklı ,bol elyaflı ,dokumada kullanılan bir bitki)
büyük kısmı yutakan'da üretilirmiş.
bu bitki taşlı, ve sert  ve faydalı organik maddesi az toprakta yetişirmiş.
bir süre sonra 
amerikan şirketi florida'da sisal üretmeye karar vermişler.
ve iyi bakılmış,mükemmel açılmış araziye tohum atılmış..
vakti gelmiş  bitki büyümüş.
amerikalılar sevinmişler:
''yaşasın sisal ticaretini yutukanlıların elinden aldık''
mahsulu biçmişler.ve yaprakların içinde bulunması gereken elyafı aramaya başlamışlar.
fakat o büyük yapraklarda bir gram bile elyaf bulunmadığını büyük bir hayretle görmüşler.
işte o aman anlamışlar
hayatını kolaylaştırması bu bitkiyi mahfediyor.
sisal'i değerli kılan nasıl elyafı ise,
İNSANI DEĞERLİ KILANDA KARAKTERİDİR....



15 Ağu 2009

EN SEVDİKLERİMİZ!..''EN''LER// MİM


bir mim daha sevgili http://hakan-can.blogspot.com/ ''en''lerimi sormuş.

en sevdiğim film:
hala unutmadığım eşkiya ,piyanist , esaretin bedeli yeşil yol ,insanlarda bile olmayan bir bağ dostluk kutup macerası..

en sevdiğiniz yönetmen:
Alfred Hitchcock ,Frank Darabont , sinan çetin, osman sınav

 en sevdiğiniz kitap?
çatı ,angela'nın külleri ,herşeye rağmen ,bir gün tek başına, şu çılgın türkler

en sevdiğiniz yazar?
W.C Andrews ,mario levi ,stephen king ,ayşe kulin ,vedat türkali

en sevdiğinzi ressam?
hiç bilmiyorum bilsemde adlarını bilmiyorım desem çokmu ayıp etmiş olurum ya da gülünç olurum??fransız kalmamak için araştırdım
 neşe banu  varmış    ama hocam ne varsa eskilerde varmış şeker ahmet paşa ,osman hamdi varmış:))

en sevdiğiniz resim ?
akrilik ve İllüstrasyon resimler

en sevdiğiniz fotoğraf sanatçısı?
soru okkalı da ben bunuda bilmiyorum:((    
ben ,ben ben :)) dahada ötesini tanımam dermişim:)

en sevdiğiniz fotoğraf?
duvarda duran annemin resmi ve sarı saçlım mavi gözlüm atam

kimler yazsın??
sevgili  içimden geldiği gibi
sevgili  yeliz vee
sevgili esin

14 Ağu 2009

HADİ ANLAT BAKALIM!...

sevgili pembe tatlar ve gönülden ele  beni mimlemiş hemen geçelim efenim...
hangi şehirde yaşıyorsun
antalya
mesleğin?
çocuk ğelişimi ve eğitimi (ama şu an ev hanımı)

blog yazmaya başlama kararını ne zaman aldın?
blogları izliyor okuyor hatta bir çok şeyi yapıyordum yorum bırakamıyordum gizli hayran:)) çok ani oldu bende açıcam ulennyn dedim:))

ne kadar süredir blog yazıyorsun?
nisan 2009 dan beri

blogunu hanği sıklıkta ziyaret edersin?
sabah ,öğle akşam yatmazdan evvel:))

pc açıldığında blogunu açmak kaçıncı sıradaki iştir?
ilk işimdir sonra müzik ve diğerleri

Başka bir blog sayfasında görüp aldığın birşey ya da gittiğin yer oldu mu?
aldım gidilecek yerleride not aldık:)

Bloğunda hangi konulardan bahsetmek seni mutlu eder?
yaptıklarım ,sevinçlerim ve yardım eli bekleyen  sağlık konuları ,projeler

Bloglarda gördüğün diğer blog arkadaşlarını eklemekte seni cezbeden ne olur?
profilde kendi ile ilğili yazısı yaptıkları dili uslübu,tarzı yeterki ukala küstah kendini beğenmiş hadinden fazla şımarık olmasın ama malesef onlardan çok var:(((

Blog aracılığıyla para kazanma fikrine nasıl bakıyorsun?
bende yalan yok bana google amcadan mektup bile geldi.ama yok bilmek lazım porofesyonel olmak lazım beni aşar.

Blog arkadaşlarınla bir araya gelme, buluşma fikrine ne dersin?
allah oleyy yuppi derim:))

şimdi  kimler yazsın??
elif ile yaşamak duyarlı samimi arkadaşım havvacım yazsın

zeynep'in güncesi kendi deyimimle koca yüreklim yazsın
gamzeli anne kezbancım yazsın
 birdeee unutmuşum gülcan  yazsın 
 kolay gelsin arkadaşlar

13 Ağu 2009

LÖSEM KAMPANSAYINDA NASIL DESTEK VERECEĞİZ

arkadaşlar lösem için yazdığım yayının hızla yayılması beni çok mutlu etti.ama bazı arkadaşların nereye tıklayacagız adresleri yok diyen yorumlarını okudum..evet ben direk  link vermemişim.şimdi resimlerle göstereceğim sayfayı tıkladıgımızda açılan ilk sayfa oluyor orada yazan kent projesine tıklıyoruz.
sonra  karşımıza bu sayfa geliyor
buradada destek vermek için tıklayınız yazıyor tıklıyoruz ve kaçıncı oy verdiğimizi görüyoruz ve ben ilk tıkladıgımda rakam 7.783.939 du arkadaşlar şu an ki rakam 7.785.032
hepinizin ellerine ve yüreğine sağlıkkk

12 Ağu 2009

ÇOCUKLAR ÖLMESİN LÜTFENNNN DESTEK!....

Arkadaslar aynen okuduklarımı aktarıyorum

'[Losemi hastasi] Volkan Dundar 13 yasindaydi. Hastanede ilik nakli icin yillarca sira bekledi. Bir gun Dundar ailesinin telefonu caldi.

Nakil icin sira geldigini soylediler.. Ancak Volkan bu telefondan 4 gun once olmustu. Son 10 ayda 15 losemili cocuk, uygun ilik bulundugu
halde hastanede yatak bulunamadigi icin yasamini yitirdi.'


Kampanyamiz hizla ilerliyor. Ama zamanimiz cok az. Bugun de losemili bir cocuk basvurdu. 6/6 tam uyumlu verici kardesi olmasina ve hastanin

yasamasi kemik iligi nakline bagli olmasina ragmen nakil yaptiracak hastane bulamiyor. En yakin 3 ay sonrasina randevu veriliyor. Yani bir

anlamda beklerken ol deniliyor. Bunun icin zamanimiz yok. Ben utaniyorum. Ama ne yapacagimi da sasirdim. Gercekten bu insanlar bu

kadar duyarsiz mi? Ya da bir tek biz mi telaslaniyoruz? Acaba biz de mi 3 maymun olmaliyiz ki aksam rahat uyuyalim? Hayir , olamaz.

Insanlik henuz olmedi. Ya gercekten bizim cok yakinimiz birisi yasayacakken goz gore gore olse biz ne yapardik? Insanlar katil olur yahu.

Haydi tuslara daha fazla dokunalim ve bu sayiyi kisa zamanda 1 MILYONA cikaralim, sonra da 5 milyona. Sesimizi basin bile duymuyor, siyasiler nasil duysun?

Elinize saglik. Kolay gelsin.

Dr. Ustun EZER
Yonetim Kurulu Baskani
LOSEV Losemili Cocuklar Vakfi
destek için sadece bir  TIK TIK

 DİP NOT: arkadaşlar duyan duymayana duyursun kendi blogunda yayınlasın hatta ne olur..farzedinki o çocuklardan biri sizin çocuğunuz bizim çocuklarımız onlar haydi arkadaşlarr

11 Ağu 2009

ŞEKER KOKULU DOĞA ,YOUR FOBİ İS MY HOBİ, PEMBE TATLAR BURAYA LÜTFEN:))

sevgili muazzez beni mim lemiş geçelim soru ve cevaplara efenim..
  1. niçin blog yazarsınız:
evdeki yalnızlıktan dört duvarla konuşmaktan bunalıp blog dünyasını keşfettiğimde gerçek yaşamda dostlukların tükendiği komşulukların yok olduğu sanal alemde şahane dostluklara rastladığımda öğrenmek ve paylaşmak için attım adımımı..
2 .son zamanlarda hiç vakit ayıramadığınız bir ugraş?
dikmek ,biçmek ,örmek
3 .şu an için imkanınız olsa gerçekleştireceğiniz hayaliniz?
adım adım türkiyeyi gezmek ,kafe ve sığınma evi açmak..
4 .hayatınızda iyiki yapmışım dediğiniz 3 şey?
iyiki evlenmişim ,sevmişim ,izmirden uzaklaşmışım..
5 .mutfakta en sevdiğiniz uğraş?
kek ,pasta hamur işleri (kilolar neden gitmiyo malum:))
6 .en sevdiğniz 3yemek?
mantı ve makarnanın her çeşidi, içli köfte ,sarma
7 .giyim konusunda abartığınız eşya?
çanta ve ayakkabı
8. çocuklarınıza nasıl hitap edersiniz çocuklarınız yoksa anne ve babanız size nasıl hitap eder?
zor bi soru bende ikiside yok:(( babam minik kuşum derdi.
9. sizi anlatan bir resim? (degişiyor tabi bazen asabi felan:))
oynak Pictures, Images and Photosbende çok severek takip ettiğim http://sekerkokusu.blogspot.com/ doğa'ya

 sayfadan yorumsuz çıkmayan sevgili arkadaşım http://pembetatlar.blogspot.com/ aslıya
yazmak isteyen herkese gönderiyorum..
kolya gelsin anacım:))

9 Ağu 2009

OHH BEEE!...

başlık için çok düşündüm ama beni en iyi ifade eden bu olurdu...yol yorgunuyum sabah 6:30da antalya'ya ayak bastık..uyuduk yemek faslı anca kendime geldim..ohhh beaa insanın evi gibi yokk bavulu odaya attım ,çamaşırları sepete bastım odalar balkon toz deryası kendime okkalı bir kahve yaptım ev benim toz benim derya benim :))) sevdiğim şekilde kahvaltı hazırladım ,sabah uyurken uykumun en tatlı yerinde çocuklar başımda bitmedi hadi kalk diye yemek yaparken salata yaparken karışan olmadı ohhh beaaa..yanlış anlaşılmasın sakın..ama şuna inanıyorum bu dertten muzdarip olanlar çok:((  vallahi havuç nasıl tutulup rendelenir öğrendim ,yemek yaparken domates kabuklarının soyulacağını öğrendim:)) ooo okadar çok şey öğrendim ki puhahaha ne kadar cahalmışım ben ya dedim:)) kendimi bir kampta ya da askeriyede hissettim.emrinize amedeyim komutanım... hazır ol asker...öyle emireri gibi komuta edilmek ya da koyun gibi güdülmek hiç hoş degil bana göre degil en azından..bu ne  kardeşim herşeyin doğrusunu sen mi biliyon??.
neyseki evimdeyimm artıkın..merak ediyorum kimler ne yazdı kimler ne ördü?? en çok merak ettiklerimse sevgili orguknit ??? sevgili pırıltılı cadı ???  sevgili meltem lori sevgili zeynep ve ablası sesleri solukları çıkmıyor birşeymi oldu acaba demekten  alamıyor insan kendini ne bileyim ben en azından merak ediyorum işte...
şimdilik hoşca ve dost kalın dostlar... en kısa zamanda yettim garii..........
Bumerang - Yazarkafe