29 Nis 2012

annemin oğlu...her damla göz yaşımın hesabı sorulsun senden!..

Abimle olan diyaloğumuzdan ben abi sevgisini hep dışarda aradım.hatta kıskandığım arkadaşlarım bile olurdu Sinemaya giderler,top oynarlar güle oynaya,güreşirler ,hep yan yanadırlar iyi günde kötü günde..oysa biz öylemiydik abimle? bunca yıl  bereber yaşadık ama ben bir kere bile ismimi duymadım ondan bir kere bile Funda demedi bana.çok içine kapanık,ağresif,sürekli arıza çıkaran.hiç bir şeyden hoşnut olmayan ve etrafında ki insanlara da hayatı zehir eden biriydi.sadece bana değildi konuşmamazlığı dışarıya  karşıda öyleydi. Ne annem'e anne ne babam'a baba dediğini duymadım .çok garip bir kişilikti.bir şey olacağında mektup yazar toplu iğneyle ucuna para iliştirir bunu ya yastığımın üstüne ya da odamın kapısına asardı. şu para bunun için bunu yatır,şunu öde vs vs senelerce böyle iletişim kurduk biz abimle..ne acıydı benim için .bu anlatılamaz ki!..nasıl anlatabilirim.ama ben her seferinde konuşur yanağından makas alır,saçını bozardım.

BURADA DA BİR VERYANSINIM VAR ABİME 3 kardeştik biz 2 kız bir oğlan her ne kadar kabul etmese de annem oğlancıydı..oğlum der başka bir şey demezdi.ortaokul dönemlerinde bu ayırıma içerlemiş oturmuş bir şiir yazmışım

benim hep dost olduğum,onunsa düşman olduğu
benim hep sevdiğim ,onunsa hiç sevmediği.
bir an gelir öyle severim ki kalbime sığmaz sevgisi
bir an gelir nefretle dolarım.bu son derim her şey bitti
fakat yine konuşan ben olurum.

ne varlığı bellidir,ne yokluğu,bozuk eski bir televizyon gibidir.
bir gün ses vardır ,bir gün görüntü.bu hep böyledir kısır döngü
her şey onun için sorundur mutlu olmayı hayatta bilmez
dünyasına küsmüş bir o kadar da olumsuzluk örneği
akrep burcudur burcunun tüm özelliklerini taşır

ne kokar,ne bulaşır.bir konuşur tam konuşur adamı çiviler yerine
gezmeyi ,eğlenmeyi sevmez ,eşi dostu da sayılıdır.
yaşamaktan zevk almayan otun allahıdır.
benim yakınımdır!..
kim olduğunu merak mı ediyorsunuz??
o kendini iyi bilir.
ama biraz ipucu vereyim
annem ve ablama çok yakındır!..
bildiniz değil mi??
evet evet
 O ANNEMİN OĞLUDUR

o yaşlarda iyi yazmışım ne eksik ne fazla tamm abimi anlatan bir şiir:))
en son yaptıkları bardağı taşıran son damla boyutundaydı..bunu yazması bile içimi acıtıyor benim. bende kapanması mümkün olmayan çok derin yaralar bıraktı abim:(( annemin o çok sevdiği oğlusu üstüne toz kondurmadığı oğlusu mezarını bile yaptırmadı:(

teyzem telefon açmış ''Funda annenin mezarı kaybolmuş'' levhayı hırsızlar çalmışlar yeri yurdu belli değil. benim iznim yok kızlara söyle teyze demiş. terbiyesiz nasıl iznin yok sen kime martaval okuyorsun.aradım hemen ''senin nasıl iznin yok sen herkesi kandırırsın ama beni kandırmazsın '' suratıma kapattı telefonu .öfkeden deliye döndüm. telefon normal çalıyor açan yok kesin fişi çekmiştir.her zaman yaptığı şey başı sıkıştığında hep sıvışmayı tercih eder.o akşam İZMİR yollarına düştüm tam 1ay İZMİR'de kaldım elini cebine atmadı.ben kendi imkanlarımla yaptırıp evime döndüm.
bir gün ana avrat küfrediyor kiracıya bekarım.kadının üstüne yürüdü kadın polis çağırdı polis arabasını gören aslan parçası bir ayağına siyah bir ayağına kahverengi çorap giyip korkudan el ayak titremekte surat küle dönmüş arka kapıdan kaçtı:)) hep böyleydi artistlik yapar ortadan  sıvışır ceremesini biz çekerdik.çok kollayıp dayak yemesini önledim. yani anlayacağınız ondan daha erkektim ben.kavgada kaçmaz ,kendimi öne atar onun yanına kimseyi yaklaştırmazdım.bayan olduğum için bana dokunamazlardı.''sıkıyorsa bir tokat at bak karakol dibimizde''deyip onun yanına yaklaşmalarına izin vermezdim .(keşke bıraksaydım ağzını burnunu kırsaydlar)


Yine bir gün artistlik yapmış yağmış ,gürlemiş 10 dk sonra bahçeye gelen şahı gören sevgili abim yine arazi olmuştu.şahış aşağıdan küfrediyor yıkıyor ortalığı elimde kahvemle: ''ne diyorsun sen'' diye aşağı indim geldiğimi görünce içeri girip kapıyı kapatmaya çalıştı ben yükleniyorum ,o yükleniyor erkek kuvveti tabi kapıyı kapattı.''seninde senin gibi erkeklerinde ne biçim erkeksiniz siz ''diye cama geçirdim.5 dk sonra soluğu karakolda aldık tabi ben şikayetçiyim onlar şikayetçi.aradan bir yarım saat geçti benim parmak zonkluyor o ana kadar hiç ne acı hissettim nede elimi görmüştüm.polis eşliğinde hastaneye gittik.sağ elimin baş parmağını cam kesmiş derin bir yarık açmış damarlar görünüyor.8 dikiş atıldı.ifadelerden sonra eve döndük..
parmağımda hala iz var abimin eserlerinden :(


 Ablam ve ben anne evi olan eve giremiyoruz.tanrı misafirine bile yapılmayacak şeyler yapmışlar.ablam BUCA'ya gittiğinde gelin hanım ablamı gördüğünde muftagın kapısını ,odaların kapısını kitlemiş ve yatak odasına girmiş çıkmamış..ablam beni aradı.kızdım saydırdım ablama sana müstehak sen hak ediyorsun diye.sana defalarca yalvardım abla gel imza ver mahkemeye verelim diye ağladı .
ayhh kardeşim kardeşcezim kıyamam diye..o kıyamadığın kardeşcezin yağmurda çoluk çocuğunla saatlerce bekletti seni üç kuruş için ki sen kira hakkını almaya gitmiştin borç para sadaka istemeye değil:
oğlun askere gitti giderken bir dayı olarak ne geldi ne uğurladı bir kere telefon bile açmadı :(( sen hala kardeşcezim diyorsun..
ben kirada almıyordum olan hakkımıda ablama veriyorum çünkü onun benden çok ihtiyacı var diye.

çok öfkeliyim çok  sabahlara kadar yazsam bu öfkem dinmez..

sokaklardan yağmurun getirdiği kumları ,çakılları taşırdı annem. ben genç kızlık dönemlerimde utanırdım:((
ama kalp hastasıydı annem içimde dayanmazdı gider alırdım elindeki kovaları utana sıkıla:( rahmetli babam o bahçeye ne emekler verdi.ekti ,biçti bahçenin duvarlarını bile biz kendimiz ördük taşlarla camlarla.

karın terk etti gitti 4 sene senin çocuklarına ben baktım.hastalandılar hastane köşelerinde sabahladım.senin için ben okul hayatımı ve kendi hayatımı askıya aldım erteledim.çocukları çok özlüyorum:((((o kadar çok özlüyorum ki!.. bir kerede ne bayram dediler ne seyran bir telefon bile açtırmadılar çocuklara. ama büyük olan raşitcan'ım her fırsatta buluyor beni netten''hala seni çok özledim ama annem ,babam göndermiyor ben diyorum batuhan'da diyor biz  halama gideceğiz.
 yeter çok özledik.orda kalalım biraz.
halam bize herşey alıyodu siz ne alıyorsunuz bi oyuncak bile almadınız'' öyle içime oturuyor ki bu sözleri ''üzülme halacım bende sizi çok özledim ne istiyorsan bana söyle ben alırım sanada batuşa da  '' diyorum.''hala hiç bir şey istemiyorum sen gel
yine parka gidelim oyun salonlarına gidelim'' diyor sonra pat netten çıkıyor birileri geldi kesin diyorum.
şu satırları yazarken bile ne haldeyim görmeyin:( 
kendi çocuklarına ,kıyafet ,oyuncak bile almayan bir babadan daha ne beklenir ki;!..altında son model araba bankada 3 ev alacak parası varken...

içim çok acıyor çok.anne ocağı tütsün istiyorum ben:(( ama el kızı gelsin sefa sürsün ablamı eve sokmasın ,kapıları kitlesin.sen kimsin ki paçavra sana bu hakkı kim veriyor.ama hatanın büyüğü bende ben ona gelin gibi davranmadım hiç bir zaman. hep onu savundum onu korudum ,kolladım kendime ne aldıysam ona da aldım,ikizler gibi giyinirdik.ama başındaki koca değil ki adam kardeşlerine sahip çıkmıyor el kızı da bundan pay biçiyor işte kendine..biçin bakalım biçin..


annemi görüyorum sürekli rüyamda :(( BUCA'daki evdeyiz bana ''bunlara güvenme ,inanma'' diye abimle gelini gösteriyor.''biri akrep ,biri yengeç sokarlar kolla kendini '' diyor.

yasal işleme tek başıma ablam olmadan çıkıyorum.yok paraya gideceğini bildiğim halde :((  beni geceler boyu hüngür hüngür ağlattığın için,gurbet ellerde biçare bıraktığın için, canımı,ciğerimi yaktığın için.el oğluna karşı beni savunmasız bıraktığın için ,akıttığım her damla göz yaşımın hesabı sorulsun senden.
ahım yerde kalmasın:(( 

26 Nis 2012

minik öğrencilerim ve ben:)))

hayır ben kursa başlamadım..1 ay önce internette ahşap boyama atölyesine bize çalışmalarımızda yardım edecek bayan diye bir ilan görmüştüm.aradım hemen bayanla sohbet tarzında bir konuşmadan sonra ''elaman aldık ama deneme sürecinde ben sizden yoğun elektirik aldım numaranızı kaydediyorum dönerim inşallah'' demişti.ve 1 ay sonra telefon geldi uçaraktan gittim:)) yapmayı çok istiyordum can atıyordum..anlaştığı oteller ,firmalar vs oralara sipariş çalışıyorlar.ve bende bu siparişlere yardım edeceğim,boyayacağım gerekirse bir objeyi tek başıma tamamlayacağım vee birde üstüne para alacağım süperr ötesi bir teklifti bu hiç düşünmeden kabul ettim.ilk günler sadece astar ve zımpara yaptım herşeye merakla bakıyor bir çatlatma ya da bir teknik uygulandığında dibinde bitiyorum.ve artık objeyi tek başına tatamlama aşamasındayım  .narları bugün bitirdim dükkanda vitrine koyduk tepsiler bir müşterimizin..

kursiyerlerimiz var belirli günleri yok canları ne zaman isterse o gün geliyorlar.her gelen bir şeyler getiriyor kek,pasta ,kurabiye çaylar demleniyor.hoş sohbetlerle işler yapılıyor.boşa çıktığımda onlara da yardım ediyorum.en yoğun günümüz çarşamba günü pazar var işi olanda olmayanda orada oluyor.o gün boya yapmıyoruz ,yapamıyoruz zaten müşterilerle ilgileniyorum çaydı , kahveydi acıktık bir şeyler hazırlamaktı bunlar benim işim değil ama olsun elimemi yapışacak.zaten kim boştaysa çay ,kahveleri hallediyor..

bugün dekupaj yapılmış sehpaları soydum çok enteresan bir şey ama zedelememek gerekli soyarken. ıslak olduğu için dikkat istiyor.sonra bir anahtarlığa eskitme yaptım.

minik kursiyerlerimizde var 10 -11 - 12 yaşlarda sabahları dükkanı ben açıyorum.nihal hanm (aynı zamanda hocamız) öğlen geliyor.miniklerde sabah 9.30da geldiklerinden onlarla ben ilgileniyorum onlarda benim öğrencim:)) anneler günü geliyor ya simay annesine takı kutusu elif nazda tepsi yapıyor.
ilerleyen vakitlerde kendime tepsi,ekmeklik,takı kutusu, nar ve kedişler yapıcam aldığım parayı burda bırakırım artık:)) amann olsun ben işi öğreneyim teknikleri öğreneyim yeter..

Bumerang - Yazarkafe