balerin kapı süslerim

Antalya'lı blogger arkadaşlarımızdan Rana'nın yeni bebeği olmuştu kızına kapı süsü yapıp facede paylaşınca bir kokoş arkadaşım var makyajsız markete bile gitmez aynısından istiyorum dedi kendine:)) yaptım bende
sonra çok sevildi ve devamı geldi. Balerin yabancı sitelerden biraz kalıbı büyüttüm ve kanat ekledim

buda balerinin kalıbı bilmeyen yoktur sanırım:)

MARSHALL'DAN DEVRİM NİTELİĞİNDE UYGULAMA!

Teknoloji artık hayatımızda öyle bir yer edindi ki gün geçtikçe kendinden önce ne varsa eskitip onu yerinden ediyor. Önceden havale yapmak için bankaya giderdik, sonra bu işlemi ATM'lerden yapmaya başladık. Bugün geldiğimiz noktada evimizde koltuğun üzerinde uzanırken ya da masa başında çalışırken cep telefonumuzdaki uygulamadan anında havale yapabiliyoruz.
Akıllı cep telefonlarının ve benzeri cihazların öneminin bu denli artması elbette markalar arasındaki rekabeti de alabildiğine körükledi. Bu tatlı rekabet sayesinde çıtalar ve hedefler giderek yükselirken bunun keyfini de sürmek kullanıcılara kalıyor.
Yazımın başında size artık bankaya gitmeme gerek kalmadığından bahsetmiştim. Peki diyelim ki evinizde değişiklik yapmak istiyorsunuz, duvarların rengini değiştirmek istiyorsunuz. Bunun için internet sitesine girebilir ya da markanın renk katalogunu edinebilirsiniz. Ancak rengin duvarınızda nasıl duracağını, yakışıp yakışmayacağını görebilmeniz için duvarınızı boyatmış olmanız gerekiyordu. Ama artık gerekmiyor.
60 yıl gibi çok uzun bir zamandır hizmet veren "Marshall" -bana kalırsa- son zamanların en güzel ve fark yaratan uygulamasına imza atmış. Türkiye'de ilk kez uygulanan bu sistemle artık renk seçimi sadece birkaç tıkla rahatça gerçekleşebiliyor.

"Marshall Visualizer" isimli bu uygulamayla birlikte Marshall'ın bütün renklerine tek tek göz atabildiğiniz gibi odanıza en uygun rengi seçebiliyorsunuz. Peki odanıza uygun bir renk seçmenin bütün renklere göz atmaktan farkı ne? Zaten uygulamanın fark yaratmasının en önemli sebeplerinden biri de bu: Odanızdaki eşyaları uygulamaya gösteriyorsunuz ve "Marshall Visualizer" odanız için en uygun renkleri size sunuyor, birkaç tıkla bir nevi fikir danışmanlığı yapıyor. Zamanın değerinin giderek arttığı şu günlerde artık deneme-yanılma yöntemi tedavülden kalkıyor. :)
Uygulamanın asıl çarpıcı kısmı, eviniz için seçtiğiniz rengi duvarınızda görebilmeniz. Telefonunuzun ya da tabletinizin kamerasını boyamak istediğiniz duvara tuttuktan sonra istediğiniz rengi seçiyorsunuz ve duvar cihazınızda o rengi alıyor. Bu sayede de seçtiğiniz rengin önizlemesini görebiliyorsunuz. Dilediğiniz her rengi tek bir dokunuşla duvarınıza işleyebiliyorsunuz. :)
Marshall'ın bu uygulamasının çok konuşulacağını ve birçok marka için de ilham kaynağı olacağını düşünüyorum. Bu uygulama 60 yıldır "Renklendir Hayatı" diyen Marshall'a çok yakışmış. Yaratıcılığa, yeniliğe, farklılığa çok önem biri olarak bu uygulamaya ve Marshall'ın fikir takımına doğrusu hayran kaldım. Eminim ki rakip markalar da içten içe hayran kalmış ve "Biz niye bunu düşünemedik?" diye hayıflanmışlardır. :)
"Marshall Visualizer"ı cihazınıza aşağıdaki adreslerden indirebilirsiniz. Birkaç tıkla kolayca ve isteğiniz tonda hayatınızı renklendirebilirsiniz. :)
Android: https://play.google.com/store/apps/details?id=com.akzonobel.letscolourMarshallTR&hl=tr
iOS:   https://itunes.apple.com/tr/app/marshall-visualizer/id526432420?l=tr&mt=8
İçerik: www.diliminayariyok.com
Bir boomads advertorial içeriğidir.

benim kocamış halim amaanınnnn ♥(ˆ◡ˆ)♥

Facede gruplarda paylaşım yapmaktan,sohbet etmekten,tartışmaktan buraya fırsat kalmıyor.
hazır oğlan uyuyorken yazayım postumu blogger arkadaşımda kalırken onda havluya işlenmiş bir bayan vardı çook beğenmiştim bana blogu şu izle demişti ogün bügündür takipteyim
.Akıcı dili ,yazılarına kattığı espirili mizahı ile çok sevmiştim facede de arkadaş olmuştuk ve onun yaptığı kocakarılara bayılıyordum.

Benimde kocakarım olsun iki sohbet eder geceleri arkadaşım olur dedim.Kişiye özel çalıştığından o kişinin huyu,suyu karakterini yansıtıyor kocakarılarana.Liseden bu yana günlük yazıyorum ben birde elimin altında bir müsfetem vardır üzüldüğümde canımı sıkan ya da sevindiğim şeylerde yazarım çünkü,daha sonra uçup gidiyor.Bir defter var evliliğe ilk adımı attığım, duygu kaosu yaşadığım ,heyecan,hüzün ,panik her bir satırda ihtiras ve aşk barındıran sözler aşığım seviyorum diyen merak uyandıran satırlarda arka sayfaya geçtiğinizde kakaolu kek :)) ee adamı almışım evlenmişim kek e lazım yanee..

Fiamma abla da bu konuyu işlemiş kocakarımda günlüklerim ve ben  ve çokda güzel anlatmış bendeki aşkı
Genç bir kadının ruhundaki AŞK'ın 3 halini ele aldık... Yüreğine düşüp karnında, kalbinde sancılar başlattığında AŞK gaz halindedir kıvrandırır durur, o da beni seviyor mu, nerde kaldı, aramadı, yoksa başkası mı diye endişe ile düşündürdüğünde hemen gözlerin doluyorsa çoktan sıvı hale geçmiştir. Onu dolu dolu yaşarken sevdiğin için doldurduğun günlükler tarif defterine dönüşebilrmiymiş her an, evet dönüşebilirmiş bu yaşımızda onu da duyduk:)) Günlük normal seyrinde giderken giderken pekala tatlı tariflerine geçilebilir, ne var bunda yaniiii!!!! Bizden söylemesi bu da AŞK'ın katı hali oluyormuş yani boşuna dememişler AŞKA GİDEN YOL MİDEDEN GEÇER VE TATLI TARİFLERİ İLE DEVAM EDER..


..sizi fotolarla başbaşa bırakıyorum onlar anlatsın en güzel şekilde. Küçücük deftere tıpkı ben gibi yazmış bu kadar değil aslında ama elli tane resim çektim hep parladı okunmadı  feci sıkılınca olanlarla yetinmeyi tercih ettim. 

Antalya blog yazarları yaza merhaba dedik...

Bunca acı, gözyaşı ve kayıplar varken bloguma girip paylaşım yapmak içimden gelmiyor.Önceden kararlaştırılmış olan Antalya'lı blog yazarları yaza merhaba etkinliğimiz de her ne kadar bizleri sıkıntıya soksa da yağmurlu-parçalı bulutlu gösterse de hava durumu güneşi yakmayan ,rüzgarı üşütmeyen şeker gibi bir hava hakimdi.Şeker gibi bir havada şeker gibi hatunlarla bir araya gelmek eskilerle tokalaşmak ,yenilerle tanışmak güzeldi.Oğluşumla rahat edememem diye onu manevi Anneannesine bıraktım lakin,acabalar üşüşmüştü yedimi,uyudumu,ağladımı? hiç üzmemiş evde sürekli mızmız bir halde ağlayan oğlum hiç ağlamamış. Bütün naz niyaz Annelere sanırsam:)
                              

Etkinliğimiz de gizli sponsorlarımızdan Nermin Öner'e bizleri bu güzel ve nezih ortamda bir araya getirdiği için ayrıca teşekkür ederiz.Değirmen önü kır bahçesi arkadaşınız,eşiniz,dostunuzla gidebileceğiniz ayrıca çocukların oyun oynayabileceği parkıyla rahat edebileceğiniz bir ortam.

                        bizimde bir selfie miz olsun dedik ee fena mı olmuş ♥(ˆ◡ˆ)♥

Bebeğinin 40'nı etkinliğimizde uçuran ve bizi sponsorlarla buluşturan emeği geçen Rana arkadaşımıza  bize cici magnetler hazırlayan Çağla abla'ya
 her biri birbirinden güzel butik pasta hazırlayan Ayça butik pasta kurabiye'ye    
 afiş sponsorumuz olan    Tuba arkadaşımıza

                  Bizleri kapıda kırmızı güllerle karşılayan   ANTALYA SERA ÇİÇEKÇİLİK

tel: (o242) 3222563 
Ayrıca yaka etiketlerimizi hazırlayan  lasorella nikah şekeri 'ne
ayrıca teşekkürler

                       Bizleri kıyır kıyır bir lezzetle tanıştıran Çıtırzade'ye  ve çocukların yüzünde gülümsemeye sebep olan  Akra şekerleme'ye Teşekkürlerimizle..

        Sponsorlarımızdan Çağlarsoy bakliyat'a ürün ve desteklerinden  dolayı bir kez daha teşekkür ederiz.

Eşimle damak zevklerimiz çok farklı ben sert ezine ,İzmir tulum vb  severken eşim köy usulü örgü ve tel peynirden başka peynir yemez.Murat bey peynirleriyle eşim sayesinde tanışmıştım köy tarzı peynirleri sevmememe rağmen tel peynirini çok severek yiyordum.Şimdi örgü peynirde dolabımda yerini alanlar arasında olacak 

Teşekkürler  Murat bey

Ülker ducros zengin baharat çeşitleriyle sponsorlarımız arasındaydı.Zahter'i herkes bilirmi bilmem ama,ben zahter'i ilk yediğim günden bugüne vazgeçilmezim olmuştu.

Teşekkürler Ülker Ducros

 

Alışverişe çıktığımda listeye yazdığım halde her seferinde unuttuğum Ruşeym'i Selva lezzet şenliği içersinden çıkınca pek bir sevindim.kansızlığı önleyen ,E vitamini içeren zengin lif kaynağı olan Ruşeym'i oğluşuma yedireceğim umarım beğenir.     Teşekkürler Selva

 ımm ağızda dağılan 

portakallı irmik helvasıyla soframıza lezzet kattılar.Katkılarından dolayı tekrar 

Teşekkürler Çankaya lezzet evleri

Bizleri unutmayıp bebe şampuanı,bebek yağı ve saç maskesi için Otacı'ya Teşekkürlerimizle

Günün en bi sevileni ,en bi gülümseteni bu kibar ve şık kolyelerimizdi.Adalı kuyumculuğa buradan Teşekkürlerimizle Adalı kuyum

Günlerce uğraşan, çok emeği geçen, koşturup yorulan Nursevin ablaya 'da emek ve uğraşları

için Teşekkür ederiz.

1 yaş doğum günü

Hevesle ve büyük bir mutlulukla hazırladım herşeyi lakin,hazırladığım bazı etiketleri oğlum ben uyurken odaya dalıp paramparça etmişti.Kalan sağlar bizim olsun dedim.
Pasta ve muffinlerimizi almak için eşimle 12'de çıktık evden dönüşte mesafenin yakın olması sebebiyle eşimin teyzesini aldık.
Saat daha erken vakit var teyze yün yorgan ve yastıkları açıp yapayım dedi her ne kadar yok ,mok desem de
ayyhh yastıkları açtımı benim sinirler oynadımı dedim hadi Funda neyse vakit var biter yorganı elletmezsin..
Nereye bitecek yıkaması var ,kurutması var ,dövülmesi varmış da varmış..

Arka balkona serdik o salim ben selamet ama, bu esnada Ben ne saçıma fön çekebildim ne bişey o sinirle topladım çıktım..

Fotograf makinam bozulduğu için arkadaşımın gelmesini bekliyorum ki tek ,tek foto alalım.2 Kişi haricinde herkes geldi hoş geldin faslından sonra çay koyduk.Saat 4 teyze ayakta başladımı ''ben 5'te gideceğim başlayalım ben 5'te gideceğim başlayalım bir o yana bir bu yana dönüyor bir telaşe  bir panik halinde

İyice gerildim ben  günlerce uğraştım ben be kadın yemeğini yapaydın da geleydin doğum günü olduğunu biliyorsun.Ya sabır çekerekten gelecek olan arkadaşları beklemeden başladık tabi alel, acele iki ayağımız bir papuca girince  masa dekorları,çubuklar ,resim çekilme çubukları ,masa örtüsü  unutuldu:((
Doğum günü sabahtan Nursevin ablam  geldi yardıma 3-2-1 poğaçaları ,büzgülü böregi  patates salatası ve evde hazırlayıp getrdiği bonibonlu kurabiyeleriyle masamı şenlendirmiş oldu çok teşekkür ediyorum bir kez daha ben tek başıma üstesinden gelemezdim o heyecanla..
..Sonrasımı balkonda bana kalan yastıklara doldurulmayı bekleyen yünler ve 2 gün baş ağrısı:))

Neyse ilk yaş gününde olurmuş bu tarz şeyler tecrübe oldu ne yapacağımı ,kimleri çağıracağım konusunda fikrim sabitlendi en azından..

Oğlum mama kavanozlarına yaptıklarımı yırtınca son dakika bonibonları canavarlar yapıp içlerine yerleştirdim.

                        
 Ayaklı bardakları doğum günü temanızın figürleriyle fon kartonu yardımı ile yapabilirsiniz örnek

                         Pasta ve muffinlerimizi mutfak felsefesi arkadaşım yaptı
 

                       Esas oğlan tacımızda taa  Ankara'dan blogger teyzesinden
                                              Nuray ablamdan

Menü az oldu diye hayıflandım ama sayı olarak 11 kişi  az olduğumuz için gidenlere bile bıraktım.
büzgülü midye böreği
zeytinyağlı sarma
3-2-1 poğaça
bonibonlu kurabiye
 tuzlu kurabiye
patates salatası

Not: banner hazırlamak isteyen arkadaşlara yapamazlarsa hazırlayabilirim mail atmanız yeterli

bilgisayarda doğum günü afişi banneri hazırlama

Doğum günümüz için farklı birşeyler arayışı içersindeydim genelde temalar
Hello kitty ,Uğur böceği ,Arı ,Bıyık
Pepee ,Mickey mause vb.Uğraşmayım hazır alayım dedim ama ,aldığım fiyatlar dehşetti internette uygun olan bir çok yer vardı ama temalar hep aynıydı.Kendim yapmaya karar verince temamızı çok önceden belirlemiştim zaten lakin ,hiç bir yerde bilgisayara indirebileceğim bir yer bulamadım var ama, satın almanız gerekiyor..Aklıma marifetli anne geldi  paşamla yaşam onun blogunda bir gezinti yaptım.
keyfekeder saatlerim blogunun sahibi kız ve erkek çocukları için bir çok tema paketi hazırlamış top kek kalıbından
pipet süsüne ,şapkasından çerçevesine bilgisayarınıza pfd dosyası olarak indirebiliyorsunuz.
Bizim temamıza uyan yoktu içlerinde renkli olmasından dolayı angry birds temasını indirdim
iyiki doğdun yazıyordu bunu düzenlemek için önce pfd dosyasını açtım biraz büyük göründü gözüme boyutunu eksi olan yerden düşürdüm.

Düşürdükten sonra bir çoğunuzun bildiği ama,bir çoğunuzunda bilmediği şu klayenin muhteşem tuşu ile ekran kopyasını aldım.Klavyeler de yeri farklı olabilir ama, şu üç tuş yanyanadır print scrn ,scroll lock ,pause break
ekranımızda iyi yazan afiş var  ve print yazan tuşa bastık hemen paintimizi açtık yapıştır dedik

Painte yapıştırınca kare olan simgeye tıklayıp resmi işaretliyoruz kesip yeni bir paint sayfası açıyoruz açarken paint adsız öğesine  kaydet -kaydetme sorgusu çıkacaktır kaydetmeyin ki pfd dosyanızdaki resim orjinal olarak kalsın.yapıştırınca paintte dosya -kaydet isim vererek kaydedin.Şimdi bunları düzenlemek için çoğumuzun kullandığı ki kulllanmayanlar varsa indirsin hemen basit,kolay ve bir çok özellik barındıran bir program photoscape..

Photoscapeyi düzenleyici  kısmını seçip açıyoruz isim verip kaydettiğimiz dosyayı atıyoruz araçlar kutusuna tıklıyoruz boya fırçası yazanı tıklıyoruz orada büyük,küçük yuvarlakları duruma göre seçiyoruz.Ben ortada olan fırçayı seçtim dikkati ve düzgünce orada yazan harfleri siliyoruz.Sildikten sonra nesne kutucuğuna basıp T yazısına basıp burada yazı karakterimizi ,yazımızın rengini seçiyoruz.Resmin üzerindeki +/- işaretli olan bölümü zannımca herkes biliyor büyütüp sağa ,sola çevirmeye yarıyor.

                  Yazı karakterimizi ,rengimizi seçtikten sonra yazıyoruz harflerimizi

Renkli fon kartonlarını yelpaze şeklinde katkayıp birbirine yapıştırdım ortasına bir daire kestim bu kalp olur,çiçek olur vb size kalmış artık.Balonlara el işi kağıdıyla göz ağız yaptım işte bizim duvar afişimiz

avcı böregi & tavuklu pay

Yemek dendiği zaman akan sular durur ya hani bazen mutfak en sevdiğim köşeyken ,bazen de en nefret ettiğim köşe olabiliyor:)
Yani kısaca anlatacak olursam mutfakta yemek,kek,börek vb yapmayı çok seviyorum.Tv de yapılan yemekler gibi biberler,domates,tuz,yumurta vb küçük kaselerde ön hazırlık olarak hazırlar masa üstünde dizer sonra başlarım yapmaya.Değişik lezzetler peşine de düşerim yani pilav ,fasulye bilinen yemekler nereye kadar azıcık değişik tadlar istiyor insan şahsen ben istiyorum en azından:))

En nefrret ettiğim bölümse ne kadar toplarsan topla ,düzenlersen düzenle anacım çok çabuk dağılıyor mu mutfak yerisi..Yine mutfağı dağıttım ama ,sonuçtan çok mennun kaldık bende eşimde gayet lezzetli ve güzeldi..
Yerken ımmm diye sesler çıktığını duyar gibi oldum  lakin ,o sesler benden mi eşimden mi çıktı anımsamıyorum vallahi:))

Avcı böregi gerçekten ilk başta bulgur mu? ne alaka ya falan desemde lezzeti gerçekten çok güzeldi.Akşam saati kalkıştığımdan evde maydonoz olmamasından ve açık manav bulamadığımdan maydonozsuz oldu benimki.. tarifi Nermin ablamdan

Hep yapmak isteyipte ertelediğim tavuklu pay onuda an itibari ile yapmış bulunmaktayım.Tarif kime ait bilemiyorum not defterimde yazılıydı  süper bi lezzet ötesi yok..

iz bırakanlar!..Uyan baba!...

 Sevgili  Nur ablam iz bırakanlar etiketi altında hayatımızda yer eden unuttuk sandığımız ama,her defasında bir şarkıda,bir dizide ,otobüste ,çiçekte vb karşımıza çıkan iz bırakanları yazacağını ve bunu daha önce yaptıkları kelime oyunu gibi düşünüp eşlik etmemizi istemiş ee haydi başlayalım o zaman..


Müstakil kocaman bahçesi olan bahçesinde meyve ağaçları ve dalından çıtır çıtır sebze kopardığımız  tavuk,horoz,koyun,köpek,kedi beslediğimiz ön tarafı sırf güllerle kaplı bir bahçede dumanı üzerinde tüten 3 çocuktan oluşan kocaman bir aileydik.
Ablam gelin olmuş 2 gün sonra abim askere gitmişti evde bir sessizlik hakimdi.Yılların verdiği alışkanlıklar sofra kurulduğunda 2 tabak konuyordu her seferinde!... annem ve babam ağlıyordu sürekli, bense ablamı ve abimi özlüyor annem babam ağladığı için birde onlara ağlıyordum.

Orta ikinci sınıfta annem kalp krizi geçirmiş hastaneye kaldırmıştık.  Evin bütün işi bana kalmıştı.
Babam kurufasulyeyi çok severdi akşama geldiğinde sevinsin süpriz olsun diye kurufasulye pişirdim bildiğim sadece makarna,salata,pilav ,çorbaydı çünkü..
Oda ne!..ayyy kurufasulye kurtlanmıştı çöpe döktüm hepsini babam işten gelmiş çöpe döktüğüm kurufasulyenin kurtlanmadığını fasulyenin kendi içi ,cücüğü olduğunu öğrenmiştim ama ,iş işten geçmişti artık..


Babam gönlü de eli de bol insandı gelenimiz ,gidenimiz hiç eksik olmazdı zaten sofralar kurulur
güle oynaya hoş sohbetler eşliğinde yenip içilirdi.Yokluk nedir bilmedik biz babam mahrum etmez herşeyden bolca alırdı. Alırken bir ev birde misafir için alışveriş yapılırdı..

Minik kuşum diye severdi beni annem baskıcı ,otoriter ,kural ve disiplinli arkadaşlarımın deyimiyle tam bir hafiye 007 james bond misaliydi.
Babam başkaydı serti ama ,ondan  hiç bir şey gizlemez herşeyimi anlatırdım.hatta sevgilin varmı bak varda söylemiyorsan muhabbetimiz bile olurdu.

Ben liseye başlamıştım babam biraz rahatsızdı ama,nedense onu doktora götürmek neredeyse imkansızdı.Kendi tedavi yöntemlerini uygular gitmezdi.Annem sonunda  doktora götürebilmişti akciğer kanseri olduğunu ve 3 aylık ömrü olduğunu öğrenmiştik babama söylemedi annem başka bir şey uydurmuştu.Hastane ,hastane doktor ,doktor gezdi annem biraz daha fazla yaşaması için.

Kısa boylu, tıknaz göbekli olan babam erimiş bir fidan gibi upuzun olmuştu aklı gelip gidiyordu evdeki kimseyi tanımıyordu annem iğnesini yaptığından  hemşire ,köylü kızı Ayşe diye çağırıyordu.Tavana bakıp ''bak dayım,annem ,babam ev yapmışlar beni çağırıyorlar pışık gelirmiyim'' diyordu.Biz akrabalara babamız fenalaştı diye haber veriyor ev dolup taşınca babam ''oo baldız gelmiş,kardeşim gelmiş çay koyun ,oğlum git nevale al mangal yakalım vs diyordu.

Emekli olmayı çok istemişti babam ama, çok eksik günü vardı annem uğraştı ödedi ve sonunda babamı emekli yapmıştı.Toplu para +maaş annemin elinde babama götürdü ''bak seni emekli yaptım artık maaaş alacaksın buda toplu paran''demiş avucuna bırakmıştı paraları. Babam yattığı yerde paraların yüzüne bile bakmadan elinin tersiyle vurup bütün hepsini yere savurdu..Ağlamamak için kendimi sıksamda iki damla yaş süzüldü gözlerimin pınarından..

                                                    Lise 2.dönem

Atölye dersindeyiz ve sınavımız var müdür yardımcımız Kürşat bey girdi ''Funda seni izinli yazıyorum acil evden çağırdılar'' babam çok iyiydi anneme mi bir şey oldu ki diye geçiyor aklımdan.İzin kağıdımı alıp çıkıyorum okul kapısının önüne geldiğimde yürüyerek gitmeyim otobüse bineyim diyorum sınıfa doğru yöneliyorum tekrar. Bilet alacağım kızlardan bütün kızlar masanın önünde çember oluşturmuş hocam ne oldu diye sormaktalar kimse benim girdiğimi görmüyor Kürşat bey ''arkadaşınızın babası vefat etmiş''diyor ben elimdeki kitaplarım bir yana ben bir yana ağır bir külçe gibi yığılıyorum..Hocam bırakıyor beni eve..

 Bugüne kadar hep ölenler olmuş ama başsağlığı dileyip yemek götürmek ve mevlütlere gitmekten ötesi olmayan bende çocukluktan genç kızlığa adım atmış bir için SaHi neydi ölüm?
bir rengi ,kokusu varmıydı? yenilir ,yutulurmuydu? gözle görülür ,elle tutulurmuydu? acı derlerdi ya hani bu acı toz biber mi? yoksa cin biber acılığındamıydı aklıma bu düşünceler üşüşmüştü eve varıncaya kadar..

Ölümle ilk yüzyüze gelmenin şoku ve ağırlığı var.Ağlamak istiyorum ama gözyaşı dökülmüyor ,bağırmak istiyorum sesim çıkmıyor ,adım atmayı yürümeyi unutuyorum dizlerimin bağı çözülüyor.
Ellerim uyuşuyor ,nefes alıp vermekte zorlanıyorum bir ateş basıyor tüm vücudumu , bir çalkantı var içimde hafif hafif esen bir rüzgar gibi, başım bir öne bir arkaya gidiyor uykum gelmiş gibi feci uyku bastırmış gibi gözlerim ha kapandı ,ha kapanacak derken bütün vücudum oynuyor durduramıyorum..Annemin okkalı tokatlarıyla kendime geliyorum.

Ahh baba oldu mu şimdi!... daha evelsi geçe hatırlıyormusun makaraya vurmuştuk seninle bana ''oku baban gibi eşek olma''demiştin bende sana söz vermiştim okuyup mezun olacağım üniversiteyi kazanıp sana paşalar gibi bakacaktım.Zengin ,yakışıklı damat birde erkek torun istemiştin..Olmadı baba olmadı tüm isteklerini sıraladıktan sonra böyle erkenden çekip gitmek varmıydı şimdi minik kuşunun kolu kanadı kırıldı baba nasıl uçar minik kuşun söyle baba ,haydi şaka yaptım sadece seni üzmek içindi de uyan baba ne olur uyan beni kanatsız bırakma Baba...

Nurayca tasarımlardan doğum günü tacımız..

Blog yazmaya başladığımdan bu yana ne kadar çok arkadaş,dost ve ablam oldu..Facede sohbet ederken oğlumun doğum günü için taç yapmayı becermedim kafam basmadı hemen olaya el atan ablacım oğlumun doğum günü tacını hazırladı.Çokk ama çok sevdik çok beğendik hatta oğluşun çok dikkatini çekti renkli olmasından mı yoksa canavarlarından mı doğum günü bitti ama hala gelip gidip kafasına takmamı  istiyor:))
nasıl olmuş ama şahane değil mi? sizce de Nuray teyzemize bir kez daha teşekkürlerimizle 
ayrıca parmak kuklalarımızla pek bi konuşuyoruz bida , abidi, bida diyor ne dediğini henüz çözemedim ama:))
benim foto biraz kötü çıkmış gidip nuray abladan resim çaldım ♥(ˆ◡ˆ)♥

Eve gelenlerden bir kaçı''aa çok güzel olmuş bulaşık bezi bunlar demi'' dedi. yok dedim bu keçe ,keçe diyorlar buna bulaşık bezisi dell yaneee didim:))

 2 gün baş ağrısı çekmeme sebep olan doğum günümüzü bir dahaki postta yazayım hani denir ya neye niyet neye kısmet..Ahh ahh neyse gene sakin,sabırlı,erdemli ve susma hakkımı kullandım..

denize sıfır manzarası ve ikramı bol buluşmalar

Antalyalı blog yazarlarımızla 15 günde bir buluşyoruz.Hava rüzgarlı olursa kapalı mekanlara geçiyoruz ama,güzelse açık alanda çay ,kahve eşliğinde ya da mini piknik yapıyoruz. işte denize sıfır manzarası ful buluşmalarımızdan kareler.Daha uzun ve ayrıntılı yazmak istiyorum ama ,oğlan eteklerimi çekiştirmekte acıkmış zaar:)) Fotolar anlatır benim anlatmak istediklerimi şimdilik kalın sağlıcakla dip not: fotoğraflar nursevince lezzetlere aittir bende ondan aldım:)