bloglara yolculuk etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
bloglara yolculuk etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

12 Oca 2015

içerik hırsızlarına karşı nasıl bir önlem almalıyız?

Merhaba sevgili arkadaşlar bir derdim var bunu dile getirmek istiyorum bugün gerek yemek blogları olsun,gerek hobi blogları,gerek kişisel vb bloglarda içerik hırsızları gün geçtikçe çoğalıyor.El emeği yapan bir çok arkadaşım facebookta o kadar çok sayfa varki!.. bizler blog camiasında birbirimizden çok şey öğreniyoruz kimi blogda makyaj yapmayı öğrenirken ,diğer blogda annemizden öğrendiğmiz klasik yemekler haricinde lezzetler ve sunumlar öğreniyoruz blmediğimiz bir konu hakkında fikir edinmiş oluyoruz ,kimi blogda örgü örmeyi,eldiven ,patık örmeyi öğreniyoruz çocuğumuzla nasıl etkinlikler yaparız ,ne yedirebiliriz sevmediği bir yiyeceği nasıl sevimli hale getirebilriz ve daha bir çok şey.Çoğu zaman arkadaşlarımız bir acı,hüzün yaşadığında hemen koşup iyi ve güzel dileklerimizi yazıyoruz. 

Madem bizler burada bir aileyiz ,ablayız kardeşiz aynı çatı altındayız o halde birbirimize destek olmalıyız diye düşünüyorum içerik hırsızlarına karşı. Ben instagram açtığımda oğlumun adı olsun satış sipariş sayfam olsun istedim ama ,arkadalarımın beni bulması zorlaştı ardı arkasına siparişler alan ve çok yoğun olan biri değilim oğlum ilgi,sevgi ve oyun isteyen döneminde ben bilgisayara geçtiğimde ''oturamam -kalkamam kalk'' dye çekiştiriyor bir yanımdan kalmadığımda yerlere atıyor ağlıyor onu bunu saçmaya başlıyor mecbur kalkıp bırakıyorum.Bir uyku düzenimiz yok 1-2de uyuduguda oluyor 11 de uyuduğuda o uyuduğu aman ben keçelerin başına geçiyorum kes ,dik vs vs derken gün aydınlanmaya başlıyor, güneş doğuyor çoğu zaman 7-8 de yattım 9 gibi oğlumun uyandığı oluyor ve ben uykusuz turşu gibi ona yetmeye çalışıyorum. 

 Ben bi siparişi bitirmek çin sabahlamışım ,resim çekmek için kırk yere götürüp çekmişim bazen aceleden isim yazmayı unuttuğum oluyor hoş isim yazsan ne olacak ki!.. resmi alıp bir güzel oynuyorlar ,photoshop vb işlemlerle ben yaptım diyerek birde güzel fiyat veriyorlar.Bazılarıda yazılmış olan bir konuyu hiç değiştirmeden olduğu gibi kopyalayıp yayınlıyor pess gerçekten pes.. O kadar çoğaldılar ki birde çirkeflikte üzerlerine yok yavuz hırsız ev sahibi bastırır meselesi bir çok arkadaşım bu dertten muzdarip.. Birbirimize destek olmalıyız arkadaşlarımızın ürünlerini ,yazılarını ,içeriklerini gördüğümzde es geçmeyelim en azından içerik sahibine linki bildirelim. İnstagram hesabım takibe alırsanız  çok sevinirim sizlerde hesaplarınızı yazarsanız bu post altında 
sosyal medya hesaplarınızı onları toplayıp link halinde ayrı bir post olarak yayınlayalım.
Sizlerden ricam link bırakan tüm arkadaşları takibe alalım kendimizi takip ettirdikten sonra takip etmemek hiç hoş değil.
Birçok blog blog keşif etkinliği yaptı ama,sadık kalanlar çok az malesef link bırakıp sayfalarını tanıttıktan sonra takibe alanlar olmasına rağmen arkadaşlar dönüş yapmıyor.
Lütfen sadece sayfanızı takip ettirmek için yapmayın..

DİPNOT:bir çok hırsızla muhattap oldum ama,kendi ürünüm için değildi arkadaşımın sevdiğim bir ablamın ürünüydü benim ürünümü çalan bayanla da müşteri gibi fiyat ve teslimat konusunda konuştum 2 çocuğu olduğunu abdetsinde, namazında olduğunu ve allahtan korktuğunu yazdı.orada diyemedim allah korkusu olan insan başkasının işini alıp sipariş alınır deyip birde fiyatlarmı diye ki o ürüne ben bile o kadar fiyat vermedim.

Gerçekten allah korkusu olan vicdanı olan insan başkalarının emekleri üzerinden kazanmaya çalışmaz allah herkesin rızkını bir şekilde verir.










25 Eyl 2013

Antalya'lı blog yazarları sonbahar pikniğinde buluşuyor

Antalya'nın kışı güzel ve çok soğuk geçmese de yağmurları malum.yağmurlar indirmeden pikniğe ne dersiniz.antalya'lı olup blog yazan ama bizlerin bilmediği bloglarla buluşmak ,keşfetmek,tanışmak ve güzel dostluklar için

10 Eyl 2013

sizin kahveniz nasıl olsun a dostlar!..

eşle içilen kahve mutluluktur ,canımsın seni seviyorum diyebilmektir.
arkadaşla içilen kahve iki lafın belini kırmaktır.
dostunun acısında onun ağlamaktan şişen gözlerine bakıp akmaya çalışan gözyaşlarını elinin tersiyle itip ''bir kahve içelim mi'' demektir.
dostlarla içilen kahve bol kahkahadır, fincanın dibindeki telveyi sıyırmaktır.
gecenin ilerleyen vaktinde uyku kaçırsın diye içmektir.
misafirliğe gittiğinde yaşlı teyzelerin arasında kalıp kahveyi fondiplemektir:)
komşulukta evin dolup taşması herkesin kahve kapattığını fark edip ''ben hiç kahve sevmem çok acil bir işim var''deyip derhal oradan sıvışmaktır:))
hava buz gibiyken ellerin cebinde ve yanında en sevdiğin insanlar içini ısıtsın diye içmektir.
yorulduğunda bir mola vermektir.huzurdur,keyiftir her yudum..


gülmektir,mutlu olmak ,kahkalar eşliğinde hafızalarda güzel anılar bırakacak ve hep hatırlanacak anılara imza atmaktır.
bazende hüzün kokar,yalnızlık ve özlem kokar.özlemini bastırmak için içersin.
en koyusuna çekilip yalnızlıkların ,ne bekledim .ne umdum diye bu dünyaya isyan bayrağını açıp iç çekmektir.
 kah mutluluktur,kah sevinç,kah gözyaşı,kah hüzün ve acı...
sizin kahveleriniz hep mutlu ve kahkaha tadında olsun..

sevgili taze kahve kahve şeysi başlattı.canım buda sabah 04:41 sularında tek başıma yalnzılıklar içersinde yudumladığım kahvem..


17 Oca 2013

yüzümdeki sıcak gülümseme

hani bazen ağlamak istersiniz de gözünüzden yaş gelmez.hani bazen dayak yemiş gibisinizdir ya..canınız hiç birşey yapmak istemez.uyumaktan başka bir istek olmaz hani..işte böylesi bir anda kapı çalar vee sizi mutlu edip kendinize getirir ya..bir teşekkür yollarsınız en içten.yüzünüze sıcak bir gülümseme yayılır.yüzümü gülümseten blog dostlarıma.. ayşım'a sevgi ve teşekkürlerimle

11 Oca 2013

blogger teyzelerinden hediyeler!..

blog hikayemi az çok herkes biliyor.pasta kek tarifi ararken insanların dost olması,hediyeşmeler çok ilgimi çekmişti. ama zerre kadar anlamazdım blog kurmak nasıl olur? bağlantı nasıl verilir vs vs şablondu ,tasarımdı ne yazayımdı derken bir kaç hafta uğraşmış ama başarmıştım.bir çok zaman hep iyiki açmışım dediğim blogum bugünde yine aynı sevinci yaşattı bana.oğluşumun ilk hediyesi taa ankara'dan bir blogger teyzesindne geldi.bir çoğunuz tanıyorsunuz zaten  nalan ablamı.
ufak tefek işler yapabilsem de bu kadar düzen li ve muntazam dikişlerim olmadığından ablamdan doktoruma hediye etmek için çanta ve telefon kılıfı siparişi vermiştim.sağolsun ekstra şeyler de hazırlamış. gönüldenele ablamıda tanırsınız. blogunu pek güncellemese de onu bulacağınız bir yer de https://www.facebook.com/Gonuldenele 

o güzel elleriniz dert görmesin..

17 Ağu 2012

o bir blogger, o bir nehir kuzusunun annesi, o bir gamzeli anne:))

izmir'e gittigimde evka'ya gülem zuzumla çıktık.doğup büyüdüğüm,çocukluk ve gençliğimin geçtiği sokaklar ve evimin önünden tıransit geçmek çok ağrıma gitmişti:(( orta ve liseyi birlikte okuduğum aynı mahalleden can dostum aysun'um vardı.1995ten beri arkadaşız  yediğimiz içtiğimiz ayrı gitmez en kötü olaylarda akrabalardan önce yeterdik birbirimize..ben evlenip antalya'ya geldiğimde telefonla görüştük.sonra ben maddi ,manevi arkası gelmeyen çorap söküğü gibi sıkıntılara düşünce kimseleri arayıp soramadım.isim bulmakta zorlandığım deyyus abim araya fitne ficur soktu:(

aysun ev telefonunu kapattırmış,cep telefonuda kullanım dışı olmuştu.yaklaşık 2sene hiç görüşmedik.oaraya vardığımda kalbimin ritmi hızlandı.beni görünce çok şaşırmıştı..okadarçok şey yasamıştık ki biz aysun ve yaşar'la aysun birşey yapacağında akrabaları bile ''onun funda'sı '' var derlerdi.çay koyup sohbete koyulduk nasıl özlemişim anlatamam onlarda beni özlemiş sarıldık ağladık..lakin gülem sıkılmıştı.vedalaşıp çıktık  gamzeli anneyi aradık.akşam yemeğinde olduklarından kahveyi bizde içelim konusunda hem fikir olduktan sonra biz gülem'le mevlanaya çıktık.biraz foto çekilip gamzeli annenin yolunu tuttuk.şimdi öyle tuhaf ki!..gamzeli öyle sıcak,öyle içten,öyle candan ki sanki yıllardır tanıştığımız bildiğimiz bir evdeyiz.onun sıcaklığı içimize yansıdı.gülem bana ''funda kusura bakma ama aysun'da kasvet çöktü içime ,içim kararmıştı ama burası iyi geldi enerjim yükseldi resmen'' demişti evet gerçektende öyle olmuştu..bize çok iyi gelmişti.

benim kafa bir milyon olduğundan yerinde olmadığından ben elimi kolumu sallaya sallaya gitmiştim gamzeli anne beni çok mahçup etmişti.bana hediye hazırlamış..nehir'i çokk sevdik çok..

 gülem nehire haydi gül peynirr demişti biz çocuktan önce peynir dedik:)))



7 Haz 2012

TİKKAT!.. HER AN HERŞEY OLABİLİR:))))

okuldayken nefret ettiğim konulardan biride kompozisyon konularıydı..yazacak bir şeyler mutlaka bulurdum.asla sayfayı yarım ya da boş vermezdim.şimdi sanki kompozisyon yazacakmış gibi bir türlü giriş yapamadım.nasıl olurda insan EGE'li olup İZMİR'de çocukluğu,gençliği orada geçipte nasıl bilmez?? itiraf etmeliyim ki o dönemler ben sevgili peşinde koşmaktaydım.sevgilim olsun ,yeşil gözlü olsun,benim olsun:)) hadi ama herkesin bir dönemi sevgili peşinde koşmakla geçmiştir:)) gerçi benim başımda annem vardı.sıkı yönetim ,disiplin ve yasaklar..ama tüm bunlara rağmen yiyeceğim dayaklarıda göz önünde bulundurarak sevgili peşinde koşmuşum ya bendeki de deli cesaret:))

bir kaç haftadır enginar sayıklıyorum ama gel gör ki etrafımdakilerden hiç biride enginar yapmayı bilmiyor.evet bir İZMİR'li olarak işte sevgili peşinde koşmanın zararları(1) bende bilmiyorum:((

hafta sonu nalan abla aramış ve bizde onlara ziyarete gitmiştik.hoş sohbetler ,anında satışlar :))
nalan abla bana 'funda kızım'' dediğinde  gülen 'kızım ha'' deyip nalan ablanın kardeşi canan'a döner
 ''canan gel otur ,su getireyim mi ,uzat ayaklarını uzat sen yorulma'' diyerek canan'a yanaştı:))
biraz etrafı dolaştıktan sonra eve geldik.akşam yemeği hazırlanacak aman allahım oda nee ENGİNARR  nalan abla enginar dolması yapacak hemen yanaştık.öğreneceğim ,öğreneceğiz..,
biraz zahmetli iş enginarları sapından tutup sert bir yere vurduk yaprakları açılsın diyemiş. evet bu işlemden sonra yapraklar açılıyor.sonra içini temizledik.limonlu suda bekletip sonra hazırlanan iç malzeme ile doldurduk. bu arada gülen elinde bıçak her fotodan, her aradan çıktı:))  yemek yaparken bile çok eğlendik çok...

hazırlanmış olan enginar dolmasının resimleri vardı lakinn eşimin beraberinde götürdüğü notebookta kaldı.pcde ki kart okuyucu  görevini yapmayıp artık okumadığı içinde resimleri aktaramıyorum..aman zaten enginar dolması yapmayı ben hariç herkes biliyordur zaten:))

 sohbet güzeldi anında satışlar.kahkahalar çok güzel bir gün geçirdik.
canan'da eşi aykut abide samimi ,içten cana yakın insanlar..laf lafı açmış yemekten sonra gelsin çaylar gitsin çaylar eşliğinde zamanın farkında değildik.birde dizi koliğiz ya dizi bitsin öyle..herkesin elinde çay diziye kitlenmiş bir durumda.artık saat 11.20 yi gösteriyor bu vakitte veasit bulmamız neredeyse imkansız ve arabamızda yok ki bizim..gerilim çanları çalmaya başladı:))  gülen bana bakıp fısıltı halinde ''biz burdamı kalacağızz'' ben''nerden bileyim gülen '' gülen gider gelir volta atar.sorun değil kalmasına kalalım. eşim pztesi sabahı kıbrıs'a uçacak ve bizim bavul hazırlamamız lazım.gülen tekrar gelir ''biz burda mı kalacağızz''  ne ev sahibi bize soruyor ne biz ev sahibine sormaya o bizden bekliyor biz ondan:)) sonra olayı tatlıya bağladık bir ohhh çektik:)) hani gülen olayı telefonda ya da bana anlatsa bu kadar cazip gelmez ya da ne bileyim hadi canm bütün olaylarda seni mi bulur deyip inanmamazlık edebilirim.lakinn bu hatun yanınızdaysa hakikatten hiç bir şeye şaşırmayın ve hazırlıklı olun her an her şey olabilii:)))

29 May 2012

ne tatil ama:))

Gecenin 2:22 si biz gecelerin kadınıyız:)) nedense gündüzler çuvala girmiş gibi geliyor bana.kahvaltı yap kapıdan hastaneye gitmekte olan hakan abimi ve gülen'i uğurla gülen'in sıkı tembihleri üzerine 5 karış bostan yan gel osman modundayım:) gelmeleri 5'i buluyor 5 çayı hemen simit peynir kurtarıcımız. sonra herkes bir yana dağılıyor.
 benim uykum geliyor ,hakan abi oyunda gülen'de bel ağrısından yatmakta...akşam yemeği ,dizi derken pek görüşemiyoruz ev halkıyla:) benim yüksek volümlü sesimden herkes rahatsız.  bazen kendi kendime diyorum hani funda can bu senin huyun gülsünler ,gülelim diye yapıyorum ama acaba karşımdaki kırılıyor mu ki??
gayet anlayışlılar bu insanlar birbirlerine dönüp ''hamile o hamile''cümlesini sık sık tekrarlıyorlar:)) laf aramızda gülen'i kızdırmak pehhh bi hoşuma gidiyor kızdığında beni kovalıyor mutfaktan ''yürü git''nidalarıyla bende diyorum olum bak git,olum bak git ,olum bak git..bacaksız 12 dikiş yemiş kafasına acımadım iyi oldu sen elin garibanıyla bu yaşında atar yaparsan öylede kaçarsın bacaksız seni:))

pazar günü temizlik vardı evde oda değişimi benim yüksek volümlü sesimden bıkan arkaaaşlar odanın kapısını kitlediler.canla başla yaptılar.ben hiç bir şeye dokunmadım. bu işte görev alanlar canım kocişim ve hakan abimdi..vala ne yalan söyleyim pırıl pırılda yaptılar.ellerinize,yüreğinize emeğinize sağlık..
anlayışlı,ılımlı,sevecen ,yardımcı olan hayat arkadaşlarımızın tuttukları altın olsun.allah(cc) onlara zeval vermesin.ve herkese böyle hayırlı eş nasip etsin.aman nazar değmesin kırk bir kere maşallah dediniz demi?
az öncede mis gibi tarhana içtik gecelerin dayanılmaz hafifliği:)) bu sabah kalktığımda gülen ''fındığım hadi kahvaltımızı yapalım nalan ablam gelecek'' dedi.şaşırdımm hatta irkildim:) evi toplama telaşesine düştüm.kapı çaldı mı!.. saç baş hak getire:)) ne kadar kolay ve rahat buldular.tanıştık.gülen ortalığı kırdı geçirdi ne anlatıyor yahu bu kadın? ben mutfakla ,salon arası gidip geldiğimden mevzuya hakim olamadım.ne gariptir ilk tanışma değilde sanki görmüşlüğüm ,tanışmışlığım varmış gibiydi..sonra onlar hep beraber hastaneye gittiler.gülümsedim içimi garip bir sevinç ve huzur kapladı.sanal alemde neler okudum ,neler duydum!..bir de şöyle bir gerçek var.sanal alem yalandan ,dolandan ibaret değil
iyi şeylerinde olduğu,güzel şeylerinde yaşandığı bir gerçek.keşke herkes sanal alemi kötü emelleri için kullanmasa..herkese güzel dostuklar kuracağı günler diliyorum..

3 Ara 2011

HAYAT OKUL BİZLER ÖĞRENCİ!..

öğrenmenin yaşı yok!..insan kaç yaşında olursa olsun hayattan ve insanlardan birşeyler öğreniyor.hayat bir okul bizlerde öğrenciyiz.çoğu zaman sınavlardan alnımızın akıyla çıkarken,çoğu sınavlardan da zayıf not alıp sınıfta kalabiliyoruz..bu sınavlar bir dahaki zorlu sınavlar için birer tecrübe kazandırıyor bize..her  yüze gülümseyeni dost sanıp kapılarımızı ardına kadar açarken en büyük yaralarıda onlardan alıyoruz.yüzüne bakmadığımız ,adamdan saymadığımız bazı insanlardan da en büyük hayat derslerini alıyoruz..bir deli adı üstünde deli deyip geçiyoruz çoğu zaman değil mi?? ama ondan bile öyle bir ders öğreniyoruz ki aklımız şaşıyor!..


gülen'in bahsettiği  otelde bugün yemeğe davetliydik gülen'le birlikte mutfakta salata hazırlıklarını yaptıktan sonra canımm balıklarında bize eşlik etmesiyle koyu,hoş ve güzel bir sohbet başladı masada..


.emekli yarbayın hayatından sadece bir kesitini anlattığı olayda komutan ağladı,biz ağladık gözyaşlarımız sel olup gitti.13 yaşında 11 zayıf getirdiği için evden istanbul'a amcasının yanına kaçan,burada ticareti başkalarından kapıp işportacılık yapan sonra tombalayı fark edip bu işi yapan.13 yaşında bir çocuk...
 sokakta başı boş gezen bir çocuğa acıyıp işi ona da öğreten ama 2.5 kuruşu bana getireceksin diyen:)) sonra memlekete dönüp zayıflarını verir.aradan uzun yıllar geçer teğmen olur,üzerinde üniforması istanbul'dadır.ayakkabısını boyatırken birbirlerine bakarlar.yıllar önce sokakta bulup iş öğrettiği hanifi'dir. ..hanifi:''abi tanıdım seni ''der.sarılıp doyasıya ağlarlar.hanifi dayanamaz ''abi der bu kıyafetleri nerden buldun.vallahi fena yaparlar.anlatsada inanmayacağına kanaat getiren komutan ''sen beni boş ver acı patlıcanın kırağı çalmaz '' der.traji komik ama gerçek bir hayat hikayesiydi..


gözümüz,gönlümüz ve ruhumuzun doyduğu saatlerdi..kendini bilen,ince,naif insanlarla olmak güzeldi..
yarın yolculuk var artık evime dönüyorum.aslında bu kadar kalacağımı tahmin etmiyordum ben.çünkü evimde gibi hissetiğimden eve dönme arzusuyla yanıp kavrulmadım..bana bunu hissettiren ev sahiplerine teşekkürü bir borç biliyorum....


22 Kas 2011

BİR TATLI HUZUR ALMAYA GELDİM!..

en son ben ortaokuldayken bana bisiklet alınmaması ama evde abimin bisikletinin olması hayli canımı sıkıyordu.ve bir gün bir fırsat doğmuştu evde kimse yoktu.ben bisikleti yerinden çıkardım.bisiklet benden büyük!..ama havamdan geçilmiyor arkadaşlarıma bakın nasılda sürüyorum cakası hakim üstümde..derken arkadan bir okul servisi korna çalmakta ve ben panik!....korku ve panikle bir apartmanın bahçe duvarına çarpıyorum.ağlıyorum ama canım acıdığından degil hatta neremin acıdığının farkında bile değilim..''annem beni öldürecek'' komşuya giriyorum en sevdiğime tabi.bir gariplik var konuşamıyorum kelimeler çıkmıyor benden..mürvet abla feryadı basıyor oğluna sesleniyor.''ilkerrr koş arabayı çalıştır kopmuşş kopmuş'' duvara çarpınca dilimi ısırmışım ve neredeysekopmak üzere..dikiş atılıyor ve 1ay muhallebi ve sulu gıda ile besleniyorum..






Fethiye'deyim burada olmayı seviyorum.burası benim çocukluğuma sığındığım bir liman hayata ve üzüntülere mola vermek ,derin nefes almak..herşey eğlenceye dönüşüyor burada... ali.  abimin gelmesiylede daha bir renklendik.yımırtayla yaptıkları mücadelede sadece kesilemeyen 2 tırnak kaldı:)) ve herne kadar ali abim hakan abinin deyimiyle şeker fabrikası kursada:))

hastaneleri sevmem ben uzun yıllar anneme refakat ettiğim, tüm çirkeflikleri gördüğüm hastane odaları beni hep rahatsız eder.acılarımı tazeler:(( ama gülen'le hastanede olmak bile okadar eğlenceliydi ki!..
oturduğumuz yerde kelime oyunu oynuyoruz,hakan abi ve gülen'in sohbetleri derin nefes alıp eller yukarı yukarı giderken arkaya bakınca babasını görmesi ve koluna girmesi:) sonra ben zeka eve giderim deyip sokaklarda turlayıp tekrar hastaneye dönmem.hakan abinin gelip beni alması..vallahi hakan abi hakikatten eşi emsali olmayan bir insan..bu devirde böylesi ciddeen yok.çok ince ,çok düşünceli,

yımırtada yanımda artık alıştı mutfakta ve salonda..bir tatlı huzur almaya geldim şarkısını kendime armağan edip..şimdilik gidiyorummm...

27 Oca 2011

BENDE İSTİYORUMM:)))

bir cee diyip kaçacağım bunlar çok hoşuma gitti nasıl yapılıyor o onuda  bi fikrim yok:))  amıgurimiden hiç anlamam ama örgüden ve amıgurımi sevenler anlayanlar kavarlar sanırım..burada
 hele buna bayıldım ama yaa burada



17 Oca 2011

BU YIL OĞLAKLARIN YILI OLCAKMIŞ ŞEYTAN BEKLE BENİ KIRACAĞIM BÜTÜN KEMİKLERİNİ:)))

2011 oğlakların yılıymış para,pul aşk kariyer her bişi  bizdeymişş..heyyy oğlaklar duydunuz mu?? vala okuyunca şöyle bir gerildim koltuğa havamda keyfimde yerine geldi acaip bi özgüven geldi bana:)) ciddi diyorum..bende karar verdim bu yıl şeytanın bacağını sadece bacağınımı ?? kolunu ,kanadını ağzını burnunu:)) kıracağım hadi  kendime bol şans dileyip kaçayım dosyalarımın başına sizinde şansınız bol olsun..

 sevgili fosi çok güzel bir hediye veriyor nerdemi ??   burda  

ve sevgili  birdemlik sohbetten oda  burada

6 Ağu 2010

GAMZELİ ANNEDEN HABER VAR:))

ablam ve çocukları yolculadım..gittiler...itiraf ediyorum evlendigimden bu yana çocuk kavgalarını ,gürültülerini unutmuşum ben..oysa bekarken ablam bize geldiğinde 3 onda 2 de abiminkiler..savaş çıkardı resmen..ev sıcak kalmaz. girerler çkarlar.2 dkikada birbirlerine girerler..abim kızar deli olur..sabah işe gitcek adam..iş bana düşer
alırdım hepsini benim odama sessiz film  ,terlik saklamaca kafadan oyun üretir oynardım 0nlarla..sesleri çıkmasın
kavga etmesinler herkes rahat etsin diye .gezdik bolbol yüzdük..
hazırlandık dışarı çıkarken kapı çaldı.postaaaa  gamzeli-anne den.teşekkür ederim gamzelim.kutuyada içindekilerede bayıldım.gülen yüzün solmasın.


31 May 2010

SÜPRİZLERLE DOLU BİR GÜN....

toplum olarak sosyalleşmekten çok uzaklarda.yalnızlık ve yalnızlığın getirdiği sanal muhabetler...artık arkadaşımızı ,komşumuzu ,dostumuzu sanalda arar olduk..bir bakıma aslında kötü bi durum bu..ama bana göre kötü olmayan yanları..hiç tanımadığın bir insana sıcaklık duyuyorsun herkesi bağrına basamıyorsun elbet ama bazılarına karşı bir çekim oluyor seviyorsun benimsiyorsun..o senden biriymiş sanki yıllardır tanıyormuşsun izlenimi yaratıyor sende..fethiyedeydim mavi kuş için .gülen le akşam yemeği hazırlarken canımız abimiz küçük prens imizi yemeğe beklerken ben yoldan gelmiş ve sabahın 8.30da kahvaltı yapmış biri olarak artık zafiyet geçirmek üzereydim ki saat  22:00 da geldi..ne iyi etti gelmekle üstelik yastığınıda kapmış gelmiş..gece bizimdi..hoş sohbetlerin ardından meLabaa seni seviyorum ama canını acıtmak istiyorum(beyazın piskopat tiplemesi)  meLabaaa ben robin eşliğinde okadar çok güldük ki:))) hiç bu kadar güldüğümü hatırlamıyorum..gülen puaça ama diyor ben karışma bendeee ama baktı benden hayır yok hamuru mayalayıp geldi:)) gecenin ilerleyen vaktinde kokoreç yemek için dışarı attık kendimizi gecenin en üzücü ve sıkıntılı kısmını orda yaşadık ama uzun uzun yazmayacağım yorgunum.. gülen burada yazmış.

çalış karnavalında standayken çok rüzgar vardı rüzgardan sersemleşmiş bir durumdayken uzaktan 2 bayanın yanıma yaklaştığını gördüm görmemle tanıdım yanıma yaklaşıp''siz antalya'da bulunmuşmuydunuz dedi:))''..gelen kişi bir çoğumuzun bildiği biriydi.. yaşamın kıyısında ''fundacım burda olduğunu biliyordum ve geldim dedi'' ne kadar duygulandım ne kadar sevindim anlatamam kendisini seviyordum zaten.. ama sarılmak beraber laflamak karşılıklı çay içmek..ablacım çok teşekkür ediyorum..ama kalamadığım ayrı bir vakit ayıramadığım için çok üzgünüm:((  bize kızından renkli tasarımlardan çanta getirmiş hepsi çok güzeldi.konu mankemiz gülen hatta orada kaftan bile giydi hemde en pahalısını:))



harika bir gündü ben sürekli pot kırdım ve kırdığım potlardan beni belkide affetmeyecek..ama ismini ve kendisini yazamıyorum..''ben sizi böyle tahmin etmiyordum''dedim..onlar hala tatildeler hemde yakın arkadaşlarıyla...
itiraf ediyorum ilk defa bi karnaval izledim:)) güzeldi..karnaval ve mavi kuş standımız sonraya..

8 Mar 2010

8 MART DÜNYA KADINLAR GÜNÜ VE HEDİYELEŞME ETKİNLİĞİ

baharınelleri etkinliğinde bana sevgili  dendenin yörüngesi dendenak bu güzel hediyelere göndermiş..hepsinide çok sevdim özellikle çantaya bayıldım..dünya kadınlar günümüz kutlu olsun.
Ve kadınlar korkunç ve mübarek elleri ince, küçük çeneleri, kocaman gözleriyle anamız, avradımız, yarimiz ve sanki hiç yaşanmamış gibi ölen ve soframızdaki yeri öküzümüzden sonra gelen ve dağlara kaçırıp uğrunda hapis yattığımız ve ekinde, tütünde, odunda ve pazardaki ve kara sabana koşulan ve ağıllarda ışılt...ısında yere saplı bıçakların oynak, ağır kalçaları ve zilleriyle bizim olan kadınlar..Kutlu olsun!

4 Mar 2010

HEDİYELERİM GİTTİ VE BENİMKİLERDE GELDİ:))

baharın elleri etkinliğine katılmıştım..ama diş korkusundan  sabah evden nasıl çıktım nasıl poşet yaptım   nasıl sardım sarmaladım o korkuyla inanın hiç hatırlamıyorum.. gittim ama doktorum raporluymuş pazartesi gelecekmiş oleyy yuppi sevinçleriyle hastaneden ayrıldım:)) ne zamanki yolda aklıma geldi aaa ben not yazmadım:))soyadım var ama blogumu bilemezki hay allah. .artık blogunda yazdım. az önce mesaj geldi ulaşmıştır diye .bu arada benim hediyelerimde geldii.baharın sayfasında yapılan bir yorum vardı o yorum çok dikkatimi çekmişti.kesin ben ona çıktım dedim..veee tahminimde yanılmamıştım..düşündüğüm kişiden geldi hediyelerim.ama 8 martta yayınlıcam onu..
bunlarda benim hediyelerim.umarım beyenir..

12 Şub 2010

KİBRİT KUTUSU OYUNU!....

arkadaşların yaptıklarını görünce utandım ya:)) ama inanın çok ugraştım fimo hamuruyla kapladım fırında yandı olmadı boyadım vs vs..işte buda benim kibrit kutum zevkliydi kelebekatolyesi ne teşekkürler.
bunlarda içindekiler kolye, küpe ,nazarlığı ben yaptım..başka bişi sığdıramadığımdan...gülen yüz dügme:)) fil ve yusufcukları koydum....
not: bana gelecek olan kibrit kutum da burada

24 Oca 2010

TIK TIK KİMOO BEN POSTACI İBO:))

cuma ve cumartesi olmak üzere dükkana  gitmedim!..azıcık asabiyetten tırlama moduna girmiştimde:)) güldüğüme bakmayın hala sinirimden gülüyorum...okullar tatile girdiginden cumartesi zuzular bendeydi..canım çok sıkkındı..ama zuzuların gelmesi ve dükkana indiğimizde elime verilen kargom sayesinde herşeyi unuttum...sevgili  semra dan geliyordu.okadar güzelki hepsi fotolardan daha güzeller..teşekkür ediyorum semracım..

hazır konu mankenlerimde varken zuzularda güzel olunca:)))

yine dopdolu çok güzel bir gündü  çarşıdan sonra özdilege gittik...bir alana bir bedava kampanya var biz gülemle iki akıllı sandık ki alacağımız şeyi 70 liraya tamamlıcaz..maraton başladı orada çalışan erkek eleman ben koşturuyoruz güleme s beden bulmak için yok anacım s bedenler bile büyük:)) gülem'in ayagında renkli eldiven çorap botları çıkarmış çoraplarla koşuyo mağaza içinde saat 21:15 herkes bize bakıyo bunlar ne yapıyo diye:)))) hani bir yarışma var zaman kısıtlı giyinip soyunma rekoru kıracağız:))) tam 45dk koşuşturduk..elaman eee sende mont al  bir alana bi bedavaa demezmii:))))))) gülemin saçlar dikleşti sinrinden ne yaa biz boşunamı koştuk şimdi???? akıllı elaman alarmı sökmemiş çıkarken öttük bide sanırım bi 6 ay rodi mağazasına uğramayız:)))))

Bumerang - Yazarkafe